Şair eski yerlerin sarhoşluğuyla sahildeyken...Eskici dumanlı rakıları tüttürür...

-Eskici efkarlaramı daldın?...Nedir içsel sıkıntın?...

+Şair,yine mi sen?...Neyse gel anlarsın sen bu işlerden...Yazmışsın kitabını...

-Nedir derd-i cemalin?...
+Ah be şair...Sen misin bir hisli?...Bilmezsin halimi...Bende aşıktım...Seviyordum...Eskici diye beğenmedi...Cem karacanın "Tamirci Çırağı" hesabı olduk...Neden be şair?...Eskilerden musiki yapanı beğenmiyorlarmı?...

-Paranın devri artık,paar varsa düdük tizliğe kadar öter...Aşk başka,ama bunu sana nakşetmeden anlayamazsın...

+Yine mi edebiyat şair?...Anlatta anlayayım madem...

-Aşk kendini hayatta sınayacağın en zor ve tek olacak imtihandır...2 kişiyle yapılır ki,zorluğu buradadır...Ortak kararlar verilip,cevaplanmalı sorular...Beraber sevgiyi ve dayanışmayı sağlayacak bu...Eğer kazanırsan,ömür boyu Mes-i Aşk olursun...Ödülüde bu...Fuzuli demiş; " Aşk imiş her ne var ise alemde,İlim bir kil ü kal imiş ancak..."(Bilim ile yüksek makamlara erişmek gerçekleşmeyecek hayal imiş. Dünyada her şey yalnızca aşk’tan ibaret imiş,bilim ise kuru dedikodudan ibaret imiş.)

+Hayırdır sınavlar falan?...

-Hayat sınav zaten eskici...Sende eski sınavları topluyor,yeni çözümler getiriyorsun...Konuya iştilak edecek olursak...Aşk sınavı öyle kolay geçilmez...Hamama giden terler gözüm...Aşk beni yakar,kül eder diye korkma...Aşk seni helak ederse ebedi olursun...Aşka karşı aklın yapabileceği birşey yoktur...Akıl daima aşka yenik gelmiştir...Aklın 2.plandadır aşkta...Eğer aklı öne getireceksen tek bir sözle yetineceksin; "Sevdiğini elde edemezsen,Elde ettiğini seveceksin..."

+Anladım şair...Peki ya benim durumum ne hacettir?...

-Senin durumunu şöyle noktasını koyabilirim... " Hayatının en hüzünlü anı deli gibi sevdiğin insanın buna hiç değmediği andır...Ve en büyük kaybın,onun için verdiğin yıllardır...Senin aşkını şu gün haketmeyen bilki 10 sene sonrada yine haketmeyecektir...Bırak gitsin..."

+Ne güzel ifade ettin...Şair adamısın bu işlerin...

-Sağol eskici...Temiz yüreklisin...Eskilerin uğraşçısısın sen...Mutlu olmalısın sende...Hakkın bu...

+Sevgilin varmı senin be şair?...

-Var özelce bir sevgilim...

+Peki döktürüyonmu onada böyle?...

-Evet,ama kanmıyor geçiçi heveslere...

+Neden?...Anlamazmı yoksa süslü kelimelerden?...

-Hayır...Duygunun profesörü oda...Ondan dolayı...Şair o...Duygularını nakşediyor ardı sıralara...

+Vay...Bulmuşsunuz birbirinizi...Seviyormu peki seni?...

-Buna kocaman bir "Evet" diyebilirim...Bir’iz...Uzakların kentlerinde nefes alsada,yüreği burda...Bir benle...

+Vayyy böylesi hisli yok dünyada...Kıymetini bil...Sev,hatta git onun yanına...Ben mehtaptan eskilerimi alıp ücralara kaçayım...

-Senin keyf-i alemin bilir...Ücralara dalıpta kendini kaybetme eskici!...

+Tamam Şair...ESKİCİİİİİİİİ......

ŞAİR-İ SİNEM-İ GÜZEL(Perizer...)
SİNEM ÖZAŞGIN...