- 360 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
BİLGE ŞAİR: YUSUF BİLGE
Isparta Yalvaç doğumlu.
A.Ü. Siyasal Bilgiler Fakültesi B.Y.Y.O.’nun 1975 yılı mezunlarından.
Başbakanlık Personel Dairesi’nde kontrolör olarak çalıştı. Toprak Tarım Reformu Müsteşarlığı Urfa ve Konya birimlerinde Araştırma-Eğitim Uzmanlığı yaptı.
İ.Ü. İktisat Fakültesi’nde Sosyal Yapı ve Sosyal Değişme üzerine Yüksek Lisans eğitimi aldı. Balkanlardan Türk Göçleri ve Göç Sosyolojisi konulu tezini hazırladı.
Evli ve dört çocuk babası.
Hâlen bir Enstitüde üst düzey yönetici.
Bir yazarın da dediği gibi, şiiri fazlalıklarından arınmış, en üst sanat olarak kabul eyler. Ona göre şiir sanatların sanatıdır ve kalıcı olanın peşine düşmelidir.
Edebî anlayışı Yahya Kemal çizgisinde ’kökü mâzide olan âtiyiz’ özdeyişine yatkındır.
Türk Edebiyatı’nı bütün dönemleri ve anlatım biçimleriyle kesintisiz bir süreç olarak kabullenir ve sever.
Şiirleri ve yazıları, 1968 den günümüze çeşitli dergilerde yayınlanmıştır
Yayınlanma aşamasında henüz baskıda olan Candan Cana, Uyan Türk, Gönül Yazgısı isimli üç şiir kitabı var.
Soyadı ile müsemma bir şairimiz.
Yusuf ve Bilge oluşu ne de çok yakışıyor ona.
Şiirlerindeki felsefi derinlik, metafizik aydınlık şiirden anlayanların çok çabuk görebildiği bir gerçek.
Bağırmıyor, haykırmıyor fakat yazdıkları bağırandan, haykırandan daha etkili oluyor bana göre.
Halk tabiriyle gerçek bir kalender.
Kadirbilir de aynı zamanda.
Sakalı yakışıyor kendisine.
Yazdıkları ile yaşadıkları arasında tenakuz yok anladığım kadarıyla.
İçten bakışları da şiirleri gibi çok şey anlatıyor.
Yusuf Bilge hocayı okuyan kazanacaktır.
Ben okuyanlardanım onu sürekli.
Sözlerimi Bilge Şairin Edebiyat Defteri sitemizde de yayınlanan bir yazısından nakledeceğimiz şu öğütleriyle bitirmek faydalı olacaktır.
Genç şairlere çok değerli öğütleri var şairimizin.
Bilge Şaire göre genç şairler:
1- Kelime dağarcığı çok zengin olmalı, ikame söz bulmakta zorlanmamalı, bunun için de hemen hergün misalli bir sözlükle dil taliminde bulunmalı, çok okumalı...
2- Geçmişte ve günümüzde ortaya konulmuş şiir verimlerinden haberdar olmalı, nerdeyse yüzün üzerindeki şiir sanatlarını uygulama konusunda kendi kendini ustalara bakarak yetiştirmeli...
3- İlhamı beklememeli, her sözcüğün kendine has kapısından girerek çağrışım yoluyla imgelere ulaşmalı, hayal gücüyle istediği her an özgün ilhamını kurgulayabilmeli...
4- Anlam açısından en marazi duyguları bile bir şekilde olumlama yeteneğini kazanmalı...
5- Şiirde yetenek ve ilhamın payının yüzde beş veya onlarda kaldığını, kelime, teknik, sanat, ahenk ve anlam işçiliğinin yüzde doksanın üzerinde etkili olduğunu bilmeli, şiir çalışmalarını buna göre emek yoğun şekilde disipline etmeli...
6- Öncelikle kendi özgün şiir dilinin farkına varmalı... Şiirde ana birimin anlamlı ve ahenkli mısra olduğunu bilmeli... Bunun için gezdiği, gördüğü, seyrettiği, okuduğu, etkilendiği her şeyden, olay, nesne ve ilişkilerden kendi özgün şiir diline çevrimleyerek, olabildiğince ve en azı mısra ölçeğinde notlar tutmalı, bu notlardan şiir yazarken istifade etmelidir. Unutmamalı ki, bazen tek bir mısra bile şiir sayılır...
7- Yazdığı hiç bir notu veya müsveddeyi atmamalı, demlenme klasöründe zaman zaman ziyaret etmeli, anlamlı bir şiir kimliğine bürününceye kadar da muhafaza etmelidir.
8- Şiirinin arka tasarımı ve genel kurgusunda bilgi ve mantık hatası yapmamalı, ifadelerinin oturduğu zaman, mekân, sosyal çevre hususunda çala kalem yanlışlara düşmemelidir.
Selamlar, saygılar şiiri bilen ve yazan yüreğe.
Fikri HAKLI
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.