(!)Sonra ayrılıyorum bu şehirden Adresi bilinmeyen duraklarda bekliyorum Bana siyah bir öykü anlat, içinde adının geçmediği Tecrit’in düşüyor gövdeme, hava soğuk! Ağır beton sureti, yüzünde yüzüm! Avucuma sıkışan gülümsemeni görüyorum Bu kadar çocuksu bakma yüzüme benim Sana esmer bir soru bıraktım giderken! Masa üstünde gençliği ömrümün! Omuzlarım çarpıyor göğüs uçlarına Beni bekliyor erkekliğin Yüzleşmeye hazırım diyorsun! Kımıldamıyor bakışların? Bıçak gibi kesiyorum sözlerini! Bu gece ölüm yok bize! Temizdik bize bulaşmasaydı eğer aşk! Bir gölün alabalıkları gibiydi kılçıksız sözlerim Yüzümü dönüyorum, Sana bakmak gelmiyor içimden! Isıtmıyorsunuz artık beni duygularınızla! |
hoş ve hoşça idi...
SEVGİYLE..