Açlıktan ölüyorsan, dost sana kapısını açıyor, seni sofraya götürüyor, senin için süt tasını dolduruyor, ekmeği bölüyorsa, içtiğin şey gülümsemedir. EXUPERY
Paylaş
Okuduğunuz şiir 23.2.2017 tarihinde günün şiiri olarak seçilmiştir.
"Soraya"
medreselerde unutulmuş dualarda saklı kalan son istekti adımın yanına yakışan varlığın
kadri ye’tim bırakılan geçmişimi üşüyen bir ağacın gövdesine emanet ettiğim o gün içine muhayyerkürdi kaçmış hikayelere konu’k oldum
kahve fincanına doluşan bahaneleri tüketip hiçbir mazerete sığınmadan uzun uzadıya uzayan yollardan soğuk havadisler getiren freiduone’nun cümleye döktüğü harflerde kaybolan özne oluyordum
sokak kavgalarında vazgeçtim taş kesilmekten besmelesiz tekbirler inerken soraya’nın alnına çığlık olup iliştim sesinin kenarında kurulan köye sakallarında cehennem biriktiren adamların gülüşünde gördüm dünyanın kaç bucak olduğunu
ölüp ölüp dirilmek niyetinde değildim bu kez diri diri tükenirken soraya’nın son nefesi
f’elekten geçmiş insan yanım kalbimin eşiğinde bekleyen bir ayıba teslim etti kendini utandım varlığını adımın yanına yakıştırma isteğimden
-unuttum kendimi soraya’nın dumanından arta kalan lekede…-
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
"Soraya" şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
"Soraya" şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
"sokak kavgalarında vazgeçtim taş kesilmekten besmelesiz tekbirler inerken soraya’nın alnına çığlık olup iliştim sesinin kenarında kurulan köye sakallarında cehennem biriktiren adamların gülüşünde gördüm dünyanın kaç bucak olduğunu"
tebrikler, acı ve hüzün elle tutulur gibi gerçekti
Çok değil sanırım iki sene öncesi Afganistan'da öğretmen bir kızı Ferhunde'yi işte böyle kirli e(me)lleri olanlar taşlayıp öldürmüşlerdi. Cahillik enkazının altında fosil beyinler güne pencere aralerken nice Soraya'lar daralma ve havasızlık nöbeti geçiriyor... Tebrik ve selamlarımla.
Z/amansız tükenişlerde ayrıcalıklı bir ölü olmayı dilemek belki de yaşamın ağırlığına katlanma katsayısını defalarca çarpan. Nüansı mı sessizliğin yoksa boş boğaz söylemler mi daha etkin acıyı sağaltmakla eş değer bir sancı belli ki var oluş kaygısı. Ötelenmekten de öte hayatın zehri, sıdkı sıyrılmış bir gölgeden daha medet umarken zaten iklimler de şaşkın, onlar dahi kaybetti vasfını bu bağlamda korumakla yükümlü olduğum her ne ise an geliyor; kopsun inceldiği yerden diyorum. Usta kaleminizi okumak ve her okumamda ayrı bir tat alıp yine farklı mecralara giden benliğim şiir okumak adına çok mutlu ve şiirin bitiminde yeniden döndüm ilk dizeye. Tıpkı hayat gibi: Dönüp dönüp başa ama bazen de sonlanmasını yürekten dilemek. Saygılarımla değerli şairim. Kutluyorum can-ı gönülden.
Güne düşen düşündüren bir serbest eser. Soraya' (Süreyya) nın lekesi insanlığı kaplamış. İnsan insanlığından utanır halde. İnsan olmayana söylenecek laf kalmadı artık. Tebrik ediyorum. Selam, sevgi ve saygılar.
insan yanımız aç insan yanımız ölüyor liğme liğme yüreklerimiz sesimiz suskun düşlerimiz küskün.... ben insan olamadıktan sonra varsın eksik olsun tekbirleriniz varsın sizin olsun dualarınız tanrılarınız.....
şiirden bize düşendi paylaştıklarımız usta selam ve saygım ile
coğrafyamızın izleri kapanmayan yaralarındadır bühtan nice soraya'lar besmelesiz tekbirler eşliğinde taşlanyordu ve insanyanımız ne felaketlerden geçyordu neyseki bunca uğraşın,bedlin neticesinde ilkel nitelendireceğimiz bu gibi felaketler bi hayli azaldı burada bu uğurda emeği geçen tüm insanlara bu şiir vesilesiyle teşekkürlerimi belirteyim tabi şaire ve şiirede
Herșey iyi güzel, hatta fazla entelektüel bile diyebilinir. Kafama oturmayan tek șey "sorya" oldu. Șiirin içine güzelce gelmiș oturmuș amenna, lakin anlamını bilmediğimden kafamın içine oturmadı bu kelime yada benzetiș.
Kendi günahlarını örtmek isteyenlerin önce gözlerine perde iner ve taş kesilir vicdanları, kurbanlarını mazlumlardan seçerler. Kimi tekbir ile işler günahı ki en çok can acıtan da bu halidir. İnsanın şeytana uyduğu değil insanın şeytana teslimiyetidir aslında... İnsan dünyanın diğer ucunda işlinenen suçun ağırlığı altında eziliyorsa ve utanıyorsa insanlığından hala umut var demektir. Zulmün ardında bıraktığı leke silinmez dünya var oldukça...
Maalesef; ''herkes içindeki insanı defnetmeye başladı her gün biraz daha...''
Dur düşün sorgula yüzleş.
Bazı şiirler duruşu, mânâsı, verdiği mesajlar ve hissettirdikleri ile hayatın içinde bir pencere açarlar, o penceredeki ışık hüzmesi gibidir. Cömert Yılmaz 'Şiir'leri uzun bir yol ve o yolda yolculuk yapmak.
Ve.. yinelemeli; Şiir adına hiçbir zaman boş dönülmeyen bu sayfa kurgusu akışıyla baştan/başa-sona sağlam, yine güzel-okunası.
Teşekkürler paylaşım için. Kutlarım saygıyla.
sera. tarafından 2/23/2017 10:51:47 AM zamanında düzenlenmiştir.