Gazeteci-Yazar Banu Avar İZÜ'ye Konuk Oldu

İzmir Üniversitesi’nde Kadın ve Toplum dersine konuk olan Gazeteci-Yazar Banu Avar, moda, evlilik, yemek ve yarışma programlarındaki kadın temsilinin gerçeği yansıtmadığını, Türkiye’nin geneline yayılan şiddet sorunu çözülmeden kadına şiddetin sona ermeyeceğini söyledi.

Ülke gündemine dair değerlendirmelerini aktardığı belgeselleri geniş kitleler tarafından takip edilen Gazeteci-Yazar Banu Avar, İzmir Üniversitesi Kadın ve Toplum dersine konuk oldu. Türkiye’de özellikle gençlik, kadın ve çevre hareketlerinin farklı odaklar tarafından yönlendirilmek istendiğini, bu nedenle de özellikle kadına karşı şiddet konusunda çözüm odaklı girişimlerde bulunulmadığını ifade eden Avar, “Bataklığı kurutmadan sineklerle mücadele etmenin anlamı yok. Türkiye geneline yayılan şiddete, teröre çözüm bulunmadıkça, ekonomik refah sağlanmadıkça, milli eğitim sistemi iyileştirilmedikçe kadına karşı şiddete hayır kampanyaları ünlülerin boy gösterdiği etkinlikler olmaktan öteye geçemez” dedi. Söyleşisi öncesi Rektör Prof. Dr. Kayhan Erciyeş’le bir araya gelen Avar’a konuşmasının ardından teşekkür plaketini Kadın Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Yrd. Doç. Dr. Nazife Aydınoğlu takdim etti.

KADINLAR ENERJİLERİNİ DOĞRU YERE YÖNLENDİRMELİ
Moda, evlilik, yemek ve yarışma programlarında temsil edilen kadına biçilen toplumsal rolün gerçekten uzak ve indirgeyici olduğunu belirten Avar, “Kıyafetini beğendirmek için rakipleri ile mücadele eden kadının enerjisini topluma faydalı projeler üretmeye vermesi halinde Türkiye’nin önünde hiç kimse duramaz” dedi. Gündeme getirilen kadın sorunlarının asıl çözümünün ülke sorunlarının çözümlenmesinde olduğunu vurgulayan Gazeteci-Yazar, “Ülkemizin birlik ve beraberlik inancını yeniden inşa ettiğimizde, kadınlarımız için de şiddet sorununa çözüm üretmiş olacağız” diye konuştu.

Dünyanın tüm yeraltı ve yerüstü kaynaklarının Türkiye ile Çin arasındaki coğrafyada olduğuna dikkat çeken Avar, “Türkiye’nin elde edilmesi demek, Avrasya’nın kilidini açmak demek. Bu nedenle yaratılmaya çalışılan etnik çatışmaların birlik ve bütünlüğümüzü bozmasına için vermemeliyiz” dedi.