ÜYELİK GİRİŞİ ÜYE OL
Anasayfa Şiirler Forum Etkinlikler Kitap Nedir? Bicümle Tv Müzik Atölye Arama Blog İletişim Yazılar
Giriş Yap Üye Ol
Bir peşin hükmü söküp atmak, atomu parçalamaktan daha zordur. - Einstein Paylaş
ANASAYFA
ETKİNLİKLER
NEDİR?
TİVİ
BLOG
BİCÜMLE
ATÖLYE
ARAMA

Bakan Günay'dan Mehmet Akif gerçeği

Kültür Bakanı Günay, M.Akif Ersoy'un sırtına palto alacak parası olmadığı bir dönemde İstiklal Marşı için verilen apartman alacak parayı nereye harcadığını anlattı.

29.12.2008

Bakan Günay'dan Mehmet Akif gerçeği

Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Mehmet Akif Ersoy’un sırtına palto alacak parası olmadığı bir dönemde İstiklal Marşı için verilen parayı, şehit ailelerinin çalıştığı bir vakfa bağışladığını söyledi.

Mehmet Akif Ersoy’un vefatının 72. yılı dolayısıyla Milli Kütüphane’de düzenlenen ’’Bestelenmiş Mehmet Akif Şiirleri Konseri’’ne Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan ile Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, Bayındırlık ve İskan Bakanı Faruk Nafiz Özak, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, eşleriyle katıldı.

Konser öncesi konuşma yapan Bakan Günay, Ersoy’un İstiklal Marşı’nın şairi olarak gönüllerde yer aldığını, özel saygıya layık bir edebiyat adamı olmasının yanı sıra eğiticilik özelliği taşıdığını belirtti. Günay, ’’Safahat, bazen bir cami köşesinden, bazen Anadolu’dan, bazen İstanbul’dan millete seslenmektir’’ dedi.

Ersoy’un şiir ve sanatla ’’çok derdi olmadığını’’, hayattaki derdini ’’Şudur cihanda benim en beğendiğim meslek; Sözün odun gibi olsun, hakikat olsun tek’’ cümlesi ile anlattığını dile getiren Günay, onun geleceğe hep güvendiğini vurguladı. Günay, ’’Akif, bir eğitimcidir, hakikati arayan, hakkı arayan bir insandır’’ diye konuştu. Günay, sözlerini şöyle sürdürdü:

’’O, (Vatanımızı terk etmiş gitmiş, yenilikleri içine sindirmemiş) gibi bir karalamanın gölgesi ile eğitimde yer almıştır. Bir soru işareti ile sürekli karşılaşmıştır. Milletin derinliğinden, aslından, kökünden kopmayan bir yenileşmenin daha ıstıraplı, daha köklü, daha kalıcı bir yenileşmenin arkasında sürüklenip gitmiştir.

Mehmet Akif’in, İstiklal Marşı’nı yazdığında sırtında paltosu yoktu. Sırtına palto alacak parası olmayan Akif, İstiklal Marşı için verilen ve o zaman Ankara’da apartman, arsa alabilecek olan parayı şehit ailelerinin çalıştığı bir vakfa bağışlamıştır. Akif, böyle bir büyük şair, böyle büyük bir eğitimci değil, bir büyük erdem örneğidir. Mehmet Akif’i okullarımızda ahlak eğitimi örneği olarak, bir erdem dersi olarak okutmalıyız.’’

Prof. Dr. Mustafa Şerif Onaran da toplantıda Mehmet Akif Ersoy’un hayatını anlattı. Ersoy’un 7 kitaptan oluşan ’’Safahat’’ adlı eserine, ’’O benim milletime aittir’’ diyerek İstiklal Marşı’nı almadığını ifade eden Onaran, ’’Mehmet Akif Safahat’ı yazmasaydı, Nazım Hikmet, Memleketimden İnsan Manzaraları’nı yazamazdı’’ dedi.

İstanbul Devlet Türk Müziği Araştırma ve Uygulama Topluluğu’nun verdiği ’’Bestelenmiş Mehmet Akif Şiirleri Konseri’’nin sanat yönetmenliğini Dr. Murat Salim Tokaç yaptı. Konserde, Mehmet Akif Ersoy’a ait, ’’Ordu’nun Duası’’, ’’Çanakkale Mersiyesi’’ ve ’’Bülbül’’ şiirlerinin bestelenmiş halleri ile İstiklal Marşı’nın diğer bestelerinden örnekler de seslendirildi.

’’Çanakkale Mersiyesi’’nin Segah makamındaki bestesi yorumlanırken, Kocatepe Camii Başhatibi İsmail Coşar da kaside okudu

Yorumlar
Mesaj Yaz 31.12.2008 13:06:09
Ne garip bir tecellidir ki, hayatı boyunca hak etmedikleri bir şeye el uzatmaya ne tevessül ne teşebbüs, ne de tenezzül etmiş, böyle bir durumu akıllarından dahi geçirmemiş ve bunu en aşağılık bir hâl kabul etmiş olanların canları, malları, dişleri ve tırnaklarıyla amansız bir mücadele vererek var ettikleri bu Cumhuriyette, bu mücadeleyi verenlerin çocukları da ne yazık ki halen paltosuz geziyor! Nerede, ne zaman, ne yaptıklarını ve kim olduklarını bile tam mânâsıyla bilemediklerimiz ise sefih bir saltanatın varisleri imişçesine her türlü arsızlığı ve hayasızlığı kendilerine hak bilerek hayatlarını en şaşaalı bir şekilde yaşamaya devam ediyorlar.

Böylesine vicdanları kanatan adaletsizliklerin olmadığı, başı dik ve vatandaşlarının müreffeh yaşayabileceği bir vatan için sonuna kadar mücadele veren başta Mustafa Kemal Paşa olmak üzere, Mehmet Akif gibi değerli şahsiyetlerin ruhlarını huzurlu kılmak istiyorsak önce bunları konuşalım. Böylesine mukaddes bir mirasın düşürüldüğü şu vaziyetten kendilerine düşen payı zerrece umursamayanların namus timsali insanların adlarını ağızlarına almaları, üzüntümüzü bir kat daha artırmaktan başka bir işe yaramıyor.

Mekânlarının cennet, ruhlarınınsa bir an önce şad'edilmesi dilek ve duasıyla...


Mesaj Yaz 31.12.2008 09:04:35
Merhum Mehmet Akif Ersoy Üstadımız,millete mal olmuş,şanlı milletimizin aynasıdır.Asırlar geçsede o iman dolu gönüllerde taht kurmaya ve rahmetle anılmaya devam edilecektir.o her şeyi riyasız olarak vatan ve millet için yapmıştır.Ruhu şad olsun ,

Mesaj Yaz 30.12.2008 20:31:20
Bu İstiklal marşına gerek kalmamıştır ecdat!Umarım geçmişe yolu çeker
Marşın yazıldığı Milletten eser kaldıysa eğer başım arşa değer
Değer O insanlara değer asaletin külliyesi yıpranmış puslu karanlıkların esaretindedir meğer
Aydınlıktı gelecek,geçmiş temelinden gelecek,bastığın ayak bataklıktanmı geçecek


Mesaj Yaz 29.12.2008 22:49:56


Allah Birdaha Bu Millete İstiklal Marşı Yazdırmasın..

Mehmet AKİF'in hayatına değinmeyeceğim.Sizler benden çok daha iyi biliyorsunuz Akif'i.Beni ilgilendiren yönü VATAN SEVERLİLİĞİ...Ulusumuzun Milli Marşının 500 lira para ödülü karşılığı halka açık bir yarışma ile seçilmesine Meclis tarafından karar verilmesi ile başlayan süreç.Yarışmaya Türkiye'nin her bir yerinden ünlüler-amatörler-Vatan sevdalıları konuya dair en can alıcı,çarpıcı,içten sadakat ile şiirlerini yazarak yarışma jürisine gönderiyorlar.Yaklaşık 750 şiir.Uzun incelemelerden,elemelerden sonra jürinin ayırdığı son 6 şiir de de mutabakat sağlanamıyor.Bu şiir ler Vatan Severliğimizin-Milli Birlik Bütünlüğümüzün-Kurtuluş Mücadelesi Kahramanlık destanımızın ve de önü açık ufuklarımızın ana temasını beklenen,istendiği niteliklerde verememiş kanaati ağır basıyordu.Meclis in en mükemmeli bulma gayretleri yeniden başlar.Dönemin MEB'nı Hamdullah Suphi (Tanrıöver) bey....Burdur M.Vekili Şair M.AKİF'in yarışmaya PARA ödülü konmasından dolayı katılmadığını öğrenir.Yakın arkadaşı Balıkesir M.Vekili Hasan Basri beyi konu ile iştigale vazifeli kılar,Hasan Basri bey dolaylı yollarla M.AKİF'i yazmak için iknaya çabalar ama...nafile....MEB'na yeniden döner PARA ÖDÜLÜ kalkmalı o takdir de AKİF beklenen Marşın sözlerini muhakkak ki yazacaktır der.Bakan EVET PARA ÖDÜLÜ AKİF'i engelliyor..Söyle AKİF'e Yarışmada PARA ÖDÜLÜ yoktur.....EEEEEE.....bu duyduklarından sonra kim tutar KAHRAMANIMIZI..? Kim tutar AKİF'i..? Hasan Basri beye döner ŞİMDİ RAHATLIKLA YAZABİLİRİM der.Böylece l2 Mart l921 de,Meclis Çatısı Altında ayakta alkışlarla kabul edilerek ilk kez yine dönemin ME Bakanınca okunur.İstiklal Marşı mız M.AKİF'le ölümsüzleşerek günümüze gelmiştir.Tüm iç ve dış tehdidlere rağmen.Yıkıcı odaklara rağmen...AKİF'in özelliklerinden yalnızca birine değindim.Üstad kendisine yöneltilen O'nca tebrik-teşekkür ve alaka ya şu cevabı verir...Bu eser benim değil Yüce Türk Ulusu nun ve Yüce Türk Ordusu nundur.ALLAH BİR DAHA BU MİLLETE İSTİKLAL MARŞI YAZDIRMASIN.




Yorum Yapın

Bakan Günay'dan Mehmet Akif gerçeği ile ilgili yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üye Ol Üyelik Girişi Yap

Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.