- 2046 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Sila-i Rahim ve Kanlıca
Bizde eşimle birlikte doğup büyüdüğümüz ana baba yadigârı yerlere bir sila-i rahim yapalım dedik.
Sıla-i rahim; akraba ve yakınları ziyaret etme, hallerini ve hatırlarını sorma, gönüllerini alma anlamında bir İslam ahlâkı terimidir.
Ömür kabir alemine yanaştıkca ve insan kemale erince böyle bir yumuşama halet-i ruhiyesi zuhur ediyor.
Sıla-i rahimde, rahmet vardır. Yeni nesil arasında ihmal edilen bir kavram, bir davranış biçimidir. Öyle ki; çoğu zaman akrabalarımızın isimlerini bile unutuyoruz maalesef.
Yeni nesil bu kutsal emri unutmaya başlamış. Anne, Baba, Teyze, Amca, Dede ziyaret edilmez olmuş, sosyal medya, mesaj, watsap gibi basit, soğuk baştan savma gönül alma kabilinden şeylerle yapılır olmuş.
Hatta insanlar birbirinden kaçar hale gelmişler. Deniz kenarı, eğlence merkezleri, turlar, derken hakiki anenelerimiz unutulmuş.
Ben şahsen dost, akraba, sevdiklerimi göz göze gelmedikçe, canı gönülden sarmaş dolaş olmadıkça, bir şeylerin yavan ve eksik olduğuna inanıyorum.
Dedemin mezarı, anamın ayak izleri, geçmişin sinmiş manevi kokusunu içime çekmez, burun deliklerim sızlamazsa o ziyaretlerden haz alamıyorum.
Sıla-i rahîm merhamet ve acıma duygusundan kaynaklanan yavan bir ilgi değil; bu aynı zamanda rahmetin/merhametin sonucu olarak akrabalara gerekli yardımı yapmak, gereken faydayı onlara ulaştırmaktır.
Zira sıla-i rahîm sıradan bir ziyaret değil, İslâmın müslümanlara emrettiği önemli bir akrabalık görevidir.
Avrupa’dan Türkiye’ye izine gitmek, köyünü kasabasını ziyaret etmek, Türkiye’de yaşayanların da bunu zaman zaman yapmaları sıla-i rahîmdir.
Halbuki sıla-ı rahîm yalnızca mekan ziyareti değil, aynı zamanda, kişi/akraba ziyaretidir, onlara ilgi göstermektir, onlarla irtibatlı olmaktır.
Bir çok hadiste de akrabalık bağının güçlendirilmesi, sıla-ı rahîm yapılması emredilmektedir. Bu açıdan alimler, sıla-ı rahim yapmanın farz anlamında ‘vacip’ olduğunu söylemişlerdir.
(Hüseyin K.Ece)
Bizde çankırı orta kazası kanlıca köyümüzüde bu vesileyle gezme, görme, ziyaretler yapma imkanı bulduk. Hem geçmişi yad edip dualar gönderirken içinde bulunduğumuz anın kıymetini yaşamak nesillere aktarmak istedik.
Ta uzaklardan adeta uful uful havasını hissedip içimize çekerken burun deliklerimizin sızladığını, yılların filim şeridi gibi acı, tatlı anılarıyla gözümüzün önünden geçtiğini hissettik.
Binalar büyümüş, büyük marketler açılmış, bize yabancı kareler gerek yerleşim yerlerinde gerekse insanınızda kendini göstermiş.
Ziyaretler yavan ve yaya, insan ilişkileri soguk ve yapmacık olmuş. Mal hırsı, maddi yarış, önde görünme egosu, kardeşleri birbirine düşürmüş. bizim bu toprakları ne yazıkki insanımızıda etkisi altına almış.
Her şeye rağmen bu kutsal sila-i rahim vacip ibadetini yaşamayı ve yaşatmayı ihmal etmeyelim.
BU TOPRAKLAR
Çankırı orta Kanlıca köyümü dolaşdım
Hatıralar mazi olmuş, hasret yollarında
Gözümde çanlandı geçmişim andım ağladım
Toz duman bile kalmamış, eski yollarında.
Geçti yıllar rüyada, bazen uykuda hüsran
Çocukluk gençlik Terk Edip beni hızla akan
Yaş elli yi devirdi ahlar içimde buhran
Her şey Irak olmuş bana uzaktan bakan
Kimler gelip geçti şahittir şu killi toprak
Aldı Ömür sayfasından yırtı yaprak-yaprak
Buram buram sinmiş kokusu ne varsa bir bak
Bu çoğrafya da dedem, ninem mayamız saklı.
Karanlık emelli, beyler, ağalar da yaşamış
Nam salmış etrafa eli bol mertlerde varmış
Dedeler ne ekmişse nesiller onu biçmiş
Kanlıca mın bağrında meşhur bedenler saklı.
Allahım gelmiş geçmiş bütün göç edenleri
Af eyle bicare kara eyleme yüzleri
Serfiraz kıl sahipsiz bırakma beldeleri
Cennet yurdunda ayırma dün ile bizleri.
Nesillerimizi imana dilbesti eyle
İnsin, cinnin, şeytanın şerrinden uzak eyle
Ayırma kuran ve sünnet çizgisinden böyle
Yatan bu topraklardaki erenler hürmetine,
Ahmet Ali, günahkar, aciz garib kullarız
Rasule ümmet, ona yanan sevdalılarız
Bu topraklarda atılmış bizim DNA mız
Sila-i rahimsiz bırakma bizi ya Rabbi.
A.A.Canbaz 201
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.