Açlıktan ölüyorsan, dost sana kapısını açıyor, seni sofraya götürüyor, senin için süt tasını dolduruyor, ekmeği bölüyorsa, içtiğin şey gülümsemedir. EXUPERY
Paylaş
en kolay harcanan.. hoş artık kolayda söylenir olmuş..o zaman çabuk harcanmasına şaşırmamak lazım..gerçekten seni seviyorum diyenlerde arada kaynıyor bu kadar ucuzlaşmış ifadeler karşısında!
Sen bilemezsin ne çektiğimi, Yokluğun bana Sevgilim Bitmez sorular, Uzar geceler, O düşünceler, üzüntüler.
Sen gençliğimin büyük parçası Sen gençliğimin an. Biz neler neler yaşadık beraber, Kalın bir roman kitap gibi.
Sen gittiğin an, çaresiz kalır, Aklim karışır rahat edemem. Moralim bozulur, canim sıkılır, Sen bilemezsin daha neler.
Bak ne diyorum, gizlemiyorum, Sensiz yasamak zor geliyor bana. Her an içimdesin, her an kalbimdesin, Seni seviyorum seviyorum. Sensiz yasayamam, sensiz hiç olamam, Sensiz yasamak zor geliyor bana. Her an içimdesin, her an kalbimdesin, Seni seviyorum seviyorum.
Ve o an gelirde, iste o an, ben yasayamam...
Hangi yönünü çok seviyorum, Biliyor musun sevgilim. Biraz içince, başın dönünce, Anlatınca bana o halini. Sonra dalınca, derin bakışınca, Gözlerindeki o sevinç. Bana sarılınca, sonra sorunca, Ne kadar seni sevdiğimi?
Sen gittiğin an, biter cesaretim, Uzar hedeflerim, hayallerime Bitmez sorular dinmez kederim, O düşünceler üzüntüler.
Bak ne diyorum, gizlemiyorum, Sensiz yasamak zor geliyor bana. Her an içimdesin, her an kalbimdesin, Seni seviyorum seviyorum. Sensiz yasayamam, sensiz hiç olamam, Sensiz yasamak zor geliyor bana. Her an içimdesin, her an kalbimdesin, Seni seviyorum seviyorum.
Ne güzel şey seni seviyorum demek Sevdiğini söyleyebilmek ne güzel Her baharda gece gündüz her saniye Seni seviyorum Seni seviyorum Seviyorum seni diyebilmek ne güzel
Bir kere sevdaya tutulmayagör Ateşlere yandığının resmidir Aşık dediğin mecnun misali kör Ne bilsin alemde ne mevsimidir
Çünküsü yok nedeni yok sevmenin Zamanı hiç yok, dakikalar zaman üstü Utangaç bir gecenin kucağında Yağmurlar vuruyor pencereme Aşkın vuruyor kalbimin kıyılarına Gecenin bu çıldırtan yalnızlığında Aşkın ayak seslerinin duyuyorum yüreğimde Ve hasretin içimde Seni seviyorum Sesinin duymak istiyorum uyumadan önce Sabahlara kadar konuşmak Hiç kapatmamak telefonu Aynı düşlere uyumak sonra Ve uyanmak aynı güneşe
Bir kere sevdaya tutulmayagör Ateşlere yandığının resmidir Aşık dediğin mecnun misali kör Ne bilsin alemde ne mevsimidir
Daha bir güzelleştim son günlerde Gözlerimin içi parlıyor Kabıma sığdıramıyorum aşkı Gülmek geliyor içimden Sokaklarda koşar adım yürümek Tanıdık tanımadık herkese selam vermek Merhaba ülkemin güzel insanları Hepinize hepinize merhaba Sizi de seviyorum Yağmuru, denizi, kokusunu toprağın Gökmavisinde güvercinleri, martıları Dağ eteklerinde gelincikleri seviyorum ateş kırmızısı Bindallılarıyla köy kızlarını Ve elleri hamur kokan anaları Hepsini sende seviyorum Seni seviyorum Bir kenara mahsun çekilen içim Yemeden içmeden kesilen içim Sensiz/yarsız uykuyu haram bilen için Ayrılık ölümün diğer ismidir
Senin sevdiğin gibi topluyorum saçlarımı Siyah kazağımı daha çok yakıştırıyorum kendime Ve daha çok seviyorum limonlu çayı Senin sevdiğin herşeyi seviyorum Türkülerini memleketinin Feneri ve kara kartalı senin için Davamızı ve şiiri sende seviyorum Seni seviyorum İyi ki doğdun İyi ki varsın Doğum günün kutlu olsun Seni çok seviyorum Seni çok seviyorum
Yaşamaksa seni sevmek Ben hiç ölmedim Seni seviyorum
kalıptır.bazen mecazî bir anlamı da olabilir mi diye düşünüyorum.sözcüklerinin yeri değiştirilemez hani.anonimdir ilk kim demiştir bilinmez.hapşurmak gibi bir şey de olabilir.hangi dilde olduğu fark etmez.asap bozucu bir cümle...
Hani bir türkünün bağrı yanık son dörtlüğü gibi…. Seviyorum seni… Varlığını, Yokluğunu hatta… Yokluğunda tatmayı fukaralığı, Özlemine gark olmayı deliler gibi…. Bir sigara dumanı gibi usulca, Ve derin derin ciğerlerime çekmeyi seni… Bıkmıyorum söylemekten; Sevgili! Seviyorum seni…
Seni bekler gibi beklemeyi çapkın güneşi… Koynuma almayı, Bir jigolo iffetsizliğindeki hoyrat geceyi… Hayalinle sevişerek geçen her bir arsız saniyeyi, Ve yoldaşım olan sensizliği, Yaşanmamış ama yaşanması muhtemel her tensel özlemi, Beni sana kenetleyen her öksüz dizeyi , Ve şiirlerde imge imge yaşamayı seni, Ömrümün son demine vurulmuş mahlasımken sen; Sevgili! Seviyorum seni…
Aynı gökyüzü altında hayal kurmayı seninle… Aynı geceye uyuyup, Dahası aynı sabaha uyanmayı, İsminin baş harfiyle başlayan her nesneyi, Ve iklimlere sığmayan, Yoruma muhtaç hararetini… Parmaklarının saçlarımla yaptığı etnik danslar bütününü, Teninin tenimle eşsiz ahengini… Sevgili! Seviyorum seni…
Dudaklarımdan süzüm süzüm süzülen adını, Ve anlamını onun ; Hayatıma kattığı manayla beraber… Demini gözlerinin… İçlerindeki o sıcak yakamozu… Buğusunu kor dudaklarının, Onların potasında eritmeyi ömrü… Bakışlarının kuytuluğunda ötenazi dilenmeyi, Sana çıkamayan çıkmaz sokakların tümünü… Ve sana uzanan her vadiyi, Sevgili! Seviyorum seni
Seni alnıma yazan kader olgusunun kendisini… Sürekli dönen ama bir türlü başı dönmeyen dünyayı, (Ki Mevlana sabrı taşıdığına eminim) Yani sözün özü ben seni seveyim diye dönen dünyayı… Üç yüz altmış beş güne sığmayıp, Altı saate tutuklu kalmış düşüncelerimi… Seni şekillendiren Yaradanı, Ve doğuranını; (Seni sevebilmeme hizmet etmesi için…) Bir de kendimi seviyorum tabii… Benliğimi... Senle dolu her zerremi, Aşkınla kanayan dokularımın cümlesini… Sevgili! Seviyorum seni….
Seviyorum seni sevmeyi… Sevgi kavramının vücut bulma sebebini, Ve o sebep olan biricik seni… Sevgilimmmmmm! Ellerime bulaşmış is karası, Alnıma sürülmüş bir çalım kara leke olsan kaç yazar ki… Arınırım, Gözbebeklerinin masumiyet timsali beyazlığına bürünüp…
çok ama çok sveiyorum hiç bıkmam söylemekten seni canım gibi seviyorum herşeyden çok seviyorum ve her gün yazacağım seni sevmekle tükettiğim nefeslerin cümlesini...