BOSTANHANE
Seğiriyor vücudunun çıkmaz sokağı.
Şehvet ve ızdırap dolanıyorlar Onun üzerinde, teninin gözeneklerinde Ki hepsi nefes alabiliyor. Sunuyor, sunuluyor. Yudumluyor, yudumlanıyor. Tat alıyor, tat veriyor. Değişiyor, değiştiriyor. Büyüyor tohumları, Yaprakları, ah o sulu yaprakları! Onda açan çiçeklere, mevsime, Ten toprağındaki meyvelere, Verime bak! Onun içi bostanhane. |