Kış'a Düştü Ecelimdiyorum ki olur da seni özlersem yine seni düşleyerek kandırırım kendimi hani yüzün gözün zeytin bahçesi ya ve sesin yaprağı okşayan rüzgar olduğun yer gözlerimin hedefinde şaşmaz on ikisi ya bir mucizedir bu ya da bir ilizyon dünyanın öbür ucunu görüyorum sanki.. kim çizdi gökyüzünü kim yırttı maviyi en koyusundan eskinin çapkın rüzgârı kara kaşlarımın üstünde uyuyor şimdi bir civan karamsar duruyor uçurum kenarında gün geçip akşamdan topluyor kendini canım geri dönüşü yok hiç bir şeyin toprağa akıyor kanım çark dönüyor nasılsa acele etmez zaman hep aynı hızında, gidenler gelenlerin karekökü hepsinin rengi boğulur saçımın beyazında sırf bu yüzden işte gözlerim çirkindir benim sen bakma öyle güzel baktığıma akseden güzelliğine sığındım yine bu gece toz pembe bir hayalsin karşımda... hüzün yüzümde demlenen durgun bir denizdir benim, her sığla ağacında çaput durur resmim yalnızlığım ölüm yeminleriyle büyür her yerimde kaybolur ismim cismim kendimde bu yüzden mi gözlerin takılmaz gözlerime hiç bu yüzden mi bu saçma sapan hikaye... özgürlük hürriyet devrim ve sen bir de ekmek kavgam, aykırı bir yaşama mı asıldım ben yüreğinden, hep su testisi su yolunda derler benimki yüze vuran üvey yaşam manzumesi mi yoksa vay benim başıma gelenler... sır tutmaz oldu ay değişmez emir kiplerinde tek yol ’ölüm’ beyansız sorgusuz sualsizim yüreğim avuçlarımda gidiyorum kefenim çift kat olsun anne kış’a düştü ecelim donuyorum... Faruk CİVELEK |
hepsinin rengi boğulur
saçımın beyazında