Ağaçlar
Bulutlar gökleri nasıl süslerse
Küme- küme olur, uzar ağaçlar Ana çocuğunu, nasıl beslerse Baharda toprağı, kazar ağaçlar. Toprakta, ahtapot gibi gizlenir Kesilince, çocuk gibi sızlanır Gelin ol’cek kızlar gibi nazlanır Köklerinden, yaşlar sızar ağaçlar. Asrın en büyük canlı tanığı Ağırlar, maziden yüz bin konuğu En büyük korkusu, tütün yanığı Kesilir; dünyayı gezer ağaçlar. Gölgesinde; yorgun yolcular yatar Meyve tezgâhına, çeşniler katar Çiftçiler götürür, pazarda satar Dilerim, olmasın nazar ağaçlar. Rüzgâr eser, sağa sola sallanır Sevgiliye; mektup olur, yollanır Yağmur yağar; dal- dal olur, dallanır Türkülerde; yürek ezer ağaçlar. Azar-azar yürür, gider aheste Sonra; kütük-tomruk, ithal kereste Çeşit şekil alır, kızgın preste Nehirler üstünde, yüzer ağaçlar. Necati der: Ulu olsun, yürüsün Kurumasın, yeşil, kalsın, büyüsün Arzın dibine; kök salsın, bürüsün Ölü değil; canlı mezar ağaçlar. Necati OCAKCI |