TEN ve KEFEN...
Yağmur yağarken
gamzelerime düştüğünde damlalar meleklerin kirpiklerinden Ah ! derim hasret bir gülümsemeyle Yarim ! Ben seni ne çok sevdim ne çok özledim... Vatan toprağı kadar kutsaldır bedenin Hoyrat cümlelerime çiğnetmediğim... Yanında olsam olabilsem susadığında sevilmeye Sorardım utanmadan yanaşıp ta gönlüne "Buğulu pencere söyle bana ne yazayım üstüne ?" Senden uzakta düşlerim vardır ele avuca gelmeyen -biraz da yasak bölgeden- Beslerim aşkı Düşler tohum gönlüm tarla ya tutarsa... Yarim ! hayırların da adım adım izini sürdüğüm anılarım var mataramda içine bûseler doldurduğun Gece karabasan gibi çöktüğünde üstüme altına girip korunduğum... Cemreler düştü çoktan havaya suya toprağa Heyhat günler düşmüyor şimdi takvimden aydan seneden Ah ! derim hasret bir gülümsemeyle Yarim ! Ben seni ne çok sevdim ne çok özledim... Patik misali minik ayakkabılar aldım üşüdüğünde tenin serçe parmaklarını alıp ısıtmak için Kelepçeli yalnızlıklarım sensizlikte tutar elimden de kaybolmam sefer saatlerinde Zor zamanlarımın ağıtları hüzünlerimi dindirmez Kıbleler içimdeki köklerini yırtıp atmaya yetmez Sen benim birinci mevsimimsin Ah ! derim hasret bir gülümsemeyle Yarim ! Ben seni ne çok sevdim ne çok özledim... Bazı okuduğum kitapların kahramanları kadar sıcak bazı kar sonrası ayaz kadar soğuksun Ne çile ! Ten sin kefensin Her halinle aşk/ım/sın... Yarim ! Zülüflerinde kaybolmuş pusulasız gemiyim Biliyorsun Her harfinle içimde biraz daha büyüyorsun... Özgür SARAÇ/Râzı |
kadar soğuksun.
Ne çile !
Ten’ sin,
kefen’ sin.
Her halinle aşk[ım]sın...
Yarim !
Zülüflerinde kaybolmuş
pusulasız gemiyim,
biliyorsun.
Her harfinle içimde
biraz daha büyüyorsun...
Rabbim ellerime "Gül Goncası" bıraktı,
ben de zülüflerine maşaallah taktım...