GÜL-Ü ZÂRŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Değerli dostum, Arkadaşım, Hemşehrim, "Duygusal şair ", İsmail GÖKÇE’ye ithaf olunur.Arkadaşlar arasında sanırım GÜLÜZAR’a şiir yazmayan bir ben kalmıştım. Demekki nasip bu güne imiş...
Uykuya hasrettir, ey yar gözlerim
Sabah oldu, gün doğuyor, gülüzar Hele bilsen, seni nasıl, özlerim Yüreğimde, dinmiyor ki, ah-ı zar Sabah oldu, gün doğuyor, gülüzar Hani, salınarak, gelişin yok mu Cilvenle aklımı, çelişin yok mu Bir de dudak büküp, gülüşün yok mu Niyazımdır sana, değmesin nazar Asumandan, aşk yağıyor, gülüzar Sevda dedikleri, anladım buymuş Seni sevdiğimi, herkesler duymuş Mavi renk te sana, ne güzel uymuş Ne yakışmış, aldığım şu, bergüzar Hasretliğin, hep boğuyor, gülüzar Ben ki yokluğuna, alışamazken El ele, göz göze, gülüşemezken Seninle bir türlü, buluşamazken Kür nehriyle, buluşuyor, can Hazar Ay buluta, bak ağıyor, gülüzar Niye çektintin gittin, bırakıp niye Del oldum ardından yar diye diye Beklerim yolunu gelmezsin niye Bitiyorum sensiz, ben azar azar Yüreğime, aşk değiyor, gülüzar İnan ki sözlerim, geçerdi taşa Üç günlük ömrümüz, geçiyor boşa İkinci baharı, benimle yaşa Çiçek bile, yokluğundan, hep bizar Dallarını, bak eğiyor, gülüzar Şu bizim “duygusal” yandı sen diye Sevenler de mutlu, olmuyor niye Hafta sonu çık gel, bekliyor çaya Lüzumsuz vuslata, bu yollar uzar Sıcak sevdam, tez soğuyor, gülüzar Sadık DAĞDEVİREN Aşık LÜZUMSUZ |