Şu duvarların ötesinde kaç hayat var bilir misin sevgili? Düzeni bozulmuş yıkıntıların maverasında Toza toprağa karışmış binlerce çaresiz kemik zuhur ederken Başı boş çakallar ulurken ulu orta meymenetsiz hallerde Kaç gömlek değiştirir aşktan dem vuran iblisler Ve kaç kez şeytan işer şarap kadehlerine
Şu tel örgülü duvarlar sevgili Kaç kader mahkumu barındırıyor içinde Kaç ağlayan yürek var veballeri yüklenmiş Dört ucundan yabancı omuzlarda öksüz bir tabut Feryat figan giderken meçhule Ağlıyor hiç durmadan keskin sesiyle çocuk
Sen koy elini vicdanına ey sefil tüccar Yanmak için boşa taşırsın odunları sırtında Diline dolanmış şevk/i küfürlerinle sırıt İştah nöbetlerinde kusarken lokmalarını Haram vakitlerin hangi birine ağlarsan ağla, beyhude II
Sen susma sevgili! Sen yine konuş benimle "Geçecek" de ne bileyim "hımm" de imrendir beni düşündüklerine Gelincik çiçeğinden bahset meselâ Zarif haliyle rüzgârda kırılma ihtimalinden Ya da koskoca papatya tarlasındaki yalnızlığından
İstersen bir daha anlat Ne bileyim bağ bozumu mevsimlerden bahset Üzümlerin aşk ile şerbetlerini doldurdukları kadehlerden Ya da bir anda çat kaşlarını! O vakit ayın ufka düşmesi gibi kızıllaşır çehren Gamzelerine gül yağı doldururum Derin derin oyuklar açılırken
Ben ateşler içinde yanarken sevgili Gece hiç durmadan eserdi rüzgâr Çıkmaz sokaklar arasında mahsur kalışlarıma aldırma Sen hiç durmadan söyle şarkılarını Nihavent olsun hüzzam olsun hüzün kokan O an başı boş bir dağınıklık yaşarım Çöl rüzgârlarında mahsur kalmışcasına Ya da katran gibi dolanırım dil kıvrımlarında Sen ! Boşver beni sevgili Damağında bıraktığım buruk tat için Affet beni
İstersen, istersen mavi elbiseni giy gel bugün Beyaz kelebekler düşsün saçlarına Ayağında beyaz babetlerinle küçük kız coşkusunda Atıl istersen kucağıma Ya da düşmek üzereyken tutayım seni ellerinden
Ellerin ellerimin arasındayken sevgili Ben sur duvarları içinde esir düşerim Dudaklarım cevap veremez olur kımıldayamaz Titrek bir çocuk hıçkırığı dizilir boğazıma Korkuyorum yalnızlıktan gel al beni ısıt koynunda Yoksa! Kara bir geceye gömülürüm ızdırapla
III
Bakma sakın yüzümün kefen sarısı haline Korkma ! Bu benim sensiz geçen yıllarımın yorgunluğu Bu benim ayazda kalmış çizgilerimin yoğunluğu Sen sadece müşfik bakışlarınla Merhametli başını yaklaştır omuzlarıma İşte o an ağır gelmez yokluğun Yüklenir götürürüm tüm umutlarımla
Ben ateşler içinde kıvranırken sevgili Ben bağdad-i duvarları arasında mahsur Ana sesinin titrekliğiyle söyle şarkılarını Hüzzama katılan anılar canlanırsa birden .. Sen bilirsin sevgili İstersen yarıda kes konuşmayı
Sus/ma/m artık sevgili Sus/ma/m yalnızlığıma Bu sabah açılıyor zindan kapıları ardına değin Firar ediyorum senli baharların aşk tortularına Sensiz geçen küflü baharat kokularına "eyvallah" diyorum, Ben şimdi sana daha bir yürekten koşuyorum Sen! Sen yine de her zaman gölgemden ürpermeden seviş benimle ... Sus sevgili! Sus söyletme beni .....
Yasal Uyarı: Sitemizde bulunan ses dosyası bilgisayarınıza kaydedip ve ticari amaç olmayan kişisel kullanımınız için yayınlanmaktadır. Bu ses dosyası müzik parçalarının ve seslendirilmiş şiirlerin kopyalanması, gerçek veya elektronik ortamlarda yayınlanması, dağıtılması yasalara göre korunmaktadır. Telif hakları temsilcisinin önceden yazılı iznini gerektirir. Bu dökümanın yayınlanması, kulllanılması, dağıtılması ve kopyalanması ile ilgili hususlarda Edebiyatdefteri.com hiç bir şekilde sorumlu ve taraf değildir. Bu ses veya müzik parçasının burada yasadışı olarak yayınlandığını düşünüyorsanız bizi uyarın.
Edebiyatdefteri.com, 2024. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
Edebiyat -
Şiirler -
Kitap
Sitemizde daha iyi hizmet verebilmek için sitemizde çerez kullanılmaktadır.