Geceyi kapısına bıraktığım, Güneş hanımın aşağı sokaktaki evinin lambasına bir kez daha baktım. Penceremden, bedenimi şöyle bir dışarı uzattım, daha net görürüm umuduyla. Lakin uzak gözlüğümün olmayışı bu çabamı boşa çıkarıyordu. Ne zaman ışığı kapatıp sevişmeye başlayacaktı Hadım Süleymanla? Bu aptalca beklentim ne zaman boşa çıkacaktı?
sen beni bu kadar severken, benim sana 'taş misali' duyarsiz kalisim mı seni yiyip bitiren.. Insani yiyip bitiren tek sey beklentileriymis aslinda.. ben bunu yillar gectikce daha iyi anladim.. beklentilerin ne kadar buyuk olursa hayal kirikliklarinda buyuk oluyormus.. Ve hayal kirikligina ugradikca beklentilerin azaliyormus... belli bir zamandan sonra da alisiyormussun bir sey beklemeden yasamaya...
Sitemizde daha iyi hizmet verebilmek için sitemizde çerez kullanılmaktadır.