MENÃœLER

Anasayfa

Åžiirler

Yazılar

Forum

Nedir?

Kitap

Bi Cümle

Ä°letiÅŸim

Malazgirt'e Söz Gerek
Hakan İlhan Kurt

Malazgirt'e Söz Gerek




Zaman;
Bed yüzleri seðirten ve kem aðýzlarý böðürten muratlarýn terlediði,
Ad adlanmýþ, adaklanmýþ ve sadaklanmýþ yiðitlerin gem azýda doludizgin gürlediði,
Elleri nasýrlý, dizleri hasýrlý ve alýnlarý sýrlý analarýn tomur kýzlarýný erlediði,
Dede, torun, emmi, dayý, çaða-çocuk bir aðýzdan Tanrý’yý birlediði zamandýr!



1071 yýlýnýn sýcak bir Aðustos gecesinde, Büyük Selçuklu Hakaný Sultan Alparslan otaðýnda çetin bir cengin ön hazýrlýklarýný tamamlamak üzereydi. Söz ehli ve kavga fenli kumandanlarý, beyleri ile dönemin en güçlü ordusuna sahip olan Bizans Ýmparatorluðu’nun zayýf yönlerini irdeliyorlardý.


Sultan Alparslan ve beyleri, birden dýþarýdan gelen sese kulak verdiler;


Nazlýca hey kara toprak kucak açmýþ nazlýca
Can almaya can vermeye nice deli ser gelir
Yurt baðrýndan Rûm eline bir ok gibi hýzlýca

Kalkan geren mýzrak salan kýlýç tutan er gelir
At sýrtýnda doludizgin “Allah Allah” der gelir


Gök yýldýrým yer velvele bir inilti derinden
Öbek öbek kaba taþlar doðrulunca yerinden
Deliþmenler od üstünde aþýn bin bir türünden

Geyik boynu manda döþü deve budu yer gelir
“Hamd sanadýr þükür sana Sübhânellah” der gelir


Baþý duman koca daðlar duyduðunda çaðrýný
Buz bulaðlý vadilerin ter basýnca baðrýný
Demir süslü Rûm erinin sýzlayýnca yaðrýný

Türk ilinden dindirmeye pençe pençe þîr gelir
“Rahim Allah Hâkim Allah Ya Bismillah” der gelir


Çayýr çimen baþtanbaþa çiy börkleri çektirip
Sýk ormanlar dal budaktan tuðlarýný diktirip
Koç yiðitler boz atlarý þahlandýrýp sektirip

Vardýðýnda yýlgýnlarýn gözlerine fer gelir
“Zürriyetim oðlum kýzým ýrkým billâh” der gelir


Buðra beyler oluk oluk nefesleri sezince
Rûm’a doðru ok çekip de temrenleri ezince
Gürbüzleri kefenleyip tan vaktine dizince

Kurt yürümüþ em tutmayan yaralara pîr gelir
“Yüz bin kýlýç boynum vursa dönmem vallah” der gelir




Otaðdakiler, az önce okunan þiiri sessizce dinlemiþlerdi. Þiir biter bitmez oturduðu yerden ayaða kalkan Sultan Alparslan;


- Ýþte! Bizans ne kadar güçlü olursa olsun, bu ruh ve kemâlat; bizleri, onlarýn karþýsýnda dimdik ayakta tutacaktýr! Ýþte! Bu ruh ve kemâlat…


Dedikten sonra sözlerini tamamlayamadý. Otaðýn giriþinde duran nöbetçilerden biri hýzla içeriye girdi. Sað elini sol göðsüne koyup, yere diz vurdu. Baþýný öne doðru eðdi:


- Hakaným! Bizans Ordusu hakkýnda bilgi almak için Anadolu’ya gönderdiðiniz þahbazlarýmýz geldiler. Önem arz eden haberleri var!


Sultan Alparslan, nöbetçiye baktý. Nöbetçiye buyruk vereceði sýrada, az önce dinledikleri þiiri okuyan ozanýn sesi, yeniden otaðýn içlerine doðru süzüldü:


Han duruþu yiðidim hey buðz körleten emirle
Konar göçer Rûm sýrtýna nefes vurur ses vurur
On bin yýllýk pýnarlardan su katýlmýþ demirle

Salkým saçak koþumuna perçem perçem süs vurur
Doru taylar kiþneyende kopuz titrer kös vurur


Kocamýþlar Aksakallar Hâkka niyâz eyleyip
Sehere dek divan divan gökyüzünü meyleyip
Er tükenmez Oðuzlar’ýn dirliðini söyleyip

Þahbazlara destur verir yürek oynar his vurur
Doru taylar kiþneyende kopuz titrer kös vurur


Bozca kýrdan toynaklara çalý çýrpý aðýnca
Od mýzraklar kýrbaç oklar yaðmur gibi yaðýnca
Gerilerde cað direðim yeni yetme çaðýnca

Yanar durur döner durur duman duman is vurur
Doru taylar kiþneyende kopuz titrer kös vurur


Dolun bulur ay gecede ýþýk ýþýk kurdundan
Erenlerin ermiþlerin kutsadýðý yurdundan
“Tanrý yolu! ” deyip cenge gidenlerin ardýndan

Sanmayasýn þol tarihe kara yüzlü yas vurur
Doru taylar kiþneyende kopuz titrer kös vurur




Sultan Alparslan, dýþarýdan otaða aðan sesi dikkatle dinledikten sonra nöbetçiye seslendi:


- Daha ne durursunuz, otaða alýn!


Nöbetçi, baþý öne eðik bir þekilde diz çöktüðü yerden doðruldu ve geri adýmlarla otaðdan dýþarýya çýktý. Ardýndan Anadolu’dan haber getiren þahbazlar kan-ter içerisinde otaða girdiler. Sultan Alparslan’ý Türk töresince yere diz vurup, selamladýlar.


Ýki Türk çerisindeki endiþe, otaðda bulunan Sultan Alparslan dýþýndaki herkese aniden sirayet etti.


Sultan Alparslan’ýn kumandanlarý, beyleri merakla Anadolu’dan gelen haberi bekliyordu.


Sultan Alparslan:


- Nedir bu hâl, yiðitlerim! Az soluklanýn! Getirdiðiniz önemli haber nedir?


Haber getiren iki çerinin en kýdemlisi Salukbay söz aldý. Ciðerlerine derin bir nefes çektikten sonra konuþtu:


- Hakaným! 260 bin kiþilik Bizans Ordusu bize doðru hýzla yaklaþýyor!


Salukbay’ýn bu sözlerinin ardýndan; dýþarýdaki sýmsýcak Aðustos gecesine inat, Sultan Alparslan’ýn otaðý buz kesmiþti. Zira Bizans Ordusu ile Malazgirt Ovasý’nda karþýlaþacak olan Büyük Selçuklu Ordusu yaklaþýk 60 bin kadardý.


Dýþarýdaki ozan haykýrýþý, yeniden otaðý bürüdü:


Hey Salukbay sana derim iyi belle sözünü
Azgýn dinli kara kâfir saldýranda öz gerek
Rûm yaðýsý heybetiyle sararttýysa yüzünü

Zaðlý kýlýç yarasýndan gün yanýðý yüz gerek
Kýndan çýkan her kýlýca Rûm erinden yüz gerek


Koç yiðit ki akýn edip ýrmak gibi akacak
Koç yiðit ki volkan olup þol meydaný yakacak
Nal çatlatýp gem azýda yýldýrýmlar çakacak

Yaðý üzre atýlmaya yürek gerek köz gerek
Kýndan çýkan her kýlýca Rûm erinden yüz gerek


Rûm elinin barýndýkça cayýr cayýr yandýðý
Þahididir ol topraðýn alca kana kandýðý
Oðuzlar’ýn destan yazýp þölenlerle andýðý

Çetin olan kavgalara sakýnmayan göz gerek
Kýndan çýkan her kýlýca Rûm erinden yüz gerek


Salukbay hey sana derim usun nice dar mýdýr?
Yaðý görüp benzi solup soluk almak ar mýdýr?
Issý Tanrý þol acunda bâki kalan var mýdýr?

Bir aðýzdan Tanrý’ya ant Malazgirt’e söz gerek
Kýndan çýkan her kýlýca Rûm erinden yüz gerek




Ozan susunca Salukbay, haddini aþtýðýný anladý. Hududunu yeniden belirleyeceði düþüncelere daldý.


Salukbay’ýn getirdiði haberi duyan ve ardýndan sessizce ozaný dinleyen Sultan Alparslan, otaðýn içerisinde þöyle bir göz gezdirdi.


Sonra gülümseyerek;


- Biz de onlara, Salukbay! Biz de onlara yaklaþýyoruz!


Uluyanda gök yeleli kurþun belli kurtlarým
Benim rüzgâr gibi esip eþkin atlar çatlatan
Gök tutanda bulutlaþýp konup göçen yurtlarým

Benim yetme adýmlara dolgun eþik atlatan
Gür neslime volkan benim adým Sultan Alparslan


Buðra beyler koç yiðitler ata baba yükünce
Omuz verip kargý salýp yaðý üzre çökünce
Pirinç uçlu telek saçlý oklarýný dökünce

Benim çelik alýnlarda parýldayan kýzýl tan
Gövdelere kalkan benim adým Sultan Alparslan


Kýlýç çekip kýn sarkýtýp yeþil boðum kemerden
Iþýl ýþýl pürce billur indiðinde kamerden
Sað tarafým Ali’dendir sol tarafým Ömer’den

Benim görklü Muhammet’e han ýrkýmdan adak han
Gürül gürül al kan benim adým Sultan Alparslan




29 Eylül 2008 // T A R S U S

Hakan Ýlhan Kurt


Sosyal Medyada Paylaşın:



(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.