Ay buluta girdiði zaman mý
Çýrýlçýplak kalacaksýn.
Seviþmek için daha erken derken
Babil’in asma bahçelerinden
Üzüm kopardýðýn aný mý sayýklayacaksýn
sevgili
Maviyi hiç tutamayacaksýn
Ufuktan geçen gemilerin düþ perilerinde
Hiç görünmeyecek deniz gözüne
tutamayacaðýn elin sürçmesi kalsa da geriye...
Kýzýl öfkelerde güneþe pusat
Serin poyrazlar geçecek bedeninden
Üþümeyeceksin
Titrek mum ýþýðýnýn gölgelerinde
Isý sýtmasý yüreðin
Düþüneceksin...
Dün ve yarýn
Tam ortasýna düþeceksin sonrasýzlýðýn
Tam ortasýna beþyüz metre sonsuzluðun...
Aðlarýn sesini dinlerken
Ekose gömlekler giydireceksin
Mavi yelgeçiren sýzý basmalarýna
Hangisi yakýþýrsa yürek düþmelerine
O balýðýn resmini çizeceksin...
Mesela " Lüfer"
Akrep kýskacýna sarmalanmýþ çengel gibi
Kuþatýrken ömrünün her demini
Sürünün içindeki hamsi gibi korkacak
Suyun dýþýnda bir hayatýn ardýndan koþacaksýn
Sevgili
Sen hiç adam olmayacaksýn...
Ýlk gördüðün sandala binip
Beyaz ülkelere gitmenin telaþesinde
Topraðýn yaðmurla seviþtiði ana
Tutunmaya çalýþacaksýn...
Suyun bittiði yerde baþka bir hayat
Gün doðrularýna aþýk
Çoban yýldýzýna bakýp
Aydýnlýk tanrýlarýnýn dualarýný duyamayacaksýn
Ýþci olman gerekecek
Kurtlar sofrasýnda iliklerine kadar sömürülecek
Mavi yakalý
Yorgun argýn dönerken iþten
Bekçi kulübesinde havlayan köpeðin sesinde
Sýnýf kavgasýna durmuþ olacaksýn...
Bu vakitlerde düþecek aklýna
Esrik yelkenlilerde rüzgara ters duruþun
Sevgili
Sen yine de adam olmayacaksýn...
Ne zaman sürgün yesen
Güneþle suyun seviþtiði anýn ertesine
Dünden kalan busenin sýcaklýðýnda
Çocuk sövgülerinde inceltilmiþ övgüler
Ait olduðun yere kerteriz koyacaksýn...
Perema’da sokaða bakan kýz
Islak saçlarýný güneþte tarayacak
Yaþlý kadýnda gençlikten kalma anýlar
Bakýp dalýp sularýn gövdesine
Sesine sürgün sevdayý arayacak
Sevgili
Sen hiç adam olmayacak mýsýn?...