Robot Duygular (Çekirge’den)
Aynı şeylerden bıkmış insanlar. Şey bir tanımı yapılamayan ancak bildiğin, hissettiğin, var olduğuna, yaşandığına inandığın bir şeydir. Sıfır bir şeydir. Birler ise hiçbir şey.
Görüntü hafızasının meydana getirdiği girdap insanları birer birer yutarken, en dayanılmaz olan çekişmelerdir. Her türlü konuda zıtlıkların ucuna tutunup diğerine kavuşmayı bekleyenlerin düştüğü durumun tanımı daha yapılmamıştır.
Sonucun bilinmesi önemli değilken sonuca giderken yapılanların insana yaşattıkları yalnızlık, önemsizlik ve hiçbir şeylik olabilir. Ve toplumu her alanda yutacak olan işte bu hiç birşeydir. Bir şiirimde demişim; bağırmasın kimse haklıyım diye..
Düşünceler ve fikirler görüntüsünü mü arıyor, bu görüntüler remz, rumuz, harf, sayı veya görsel midir? Görsel ulaşılamadığı sürece her zaman en büyük kara deliktir siz insanlar için. Ulaşıldığında ise bitecektir ölüm. Duyuşların bilinmeyen zihnimizde meydana getirdikleri tarifin de bir değeri yoktur. Dokunuşlardır tek önemli olan.
Madem dokunamıyorsun, dokunduğunda da mantiken veya zihnen kötü hissedeceksin veya iyi hissetmenin sonunda da geçicilik yaşanacağını biliyorsun, o zaman boyut atlamaya mecbursun, bu olmadığı sürece çağımızın git gide daha çok insanı saracağı sorun, yaşayan ölüler olacaktır.
Kuralsızlığın ve tam özgürlüğün içine doğru adımlanan çağınız, sakin yaşamayı huzur sandığı sürece mutsuzluğun ana kaynağı olacaktır.Hedefin bir diğerini mutsuz edecekse o hedeften vazgeçmelisin. Kendini iyi hissetmek için atacağın her adımda ise, yanındakini ya da karşındakini mutsuz edecek olmandan emin ol.
Sakinliğin içindeki duyguların huzur getirdiği koca bir yalansa, ya hiç hareket etmeyeceksin veya hareketinle asla bir şeye dokunmayacaksın. İrade denilen kavramla kendini tutamadığın sürece de, bu sürünceme devam edecektir.
Ne yapalım?
1-Ya zaman ve mekan dondurulacak,
2-Ya herkes sınırları belli tanrı oldurulacak!
Tanrılar çok savaştırıldığı için de, artık geleneksel düşüncelerden vazgeçme adımını atmak mecburiyetindesiniz.
YORUMLAR
sınırları belli tanrı oldurulur mu bilemiyorum..
temizlik bitti duşumu aldım çayım elimde geldim buraya :))
bir kaç yorum yazdım başkadım okumaya...
zaten karışık olan kafam iyice karıştı....
''Kuralsızlığın ve tam özgürlüğün içine doğru adımlanan çağınız, sakin yaşamayı huzur sandığı sürece mutsuzluğun ana kaynağı olacaktır.Hedefin bir diğerini mutsuz edecekse o hedeften vazgeçmelisin. Kendini iyi hissetmek için atacağın her adımda ise, yanındakini ya da karşındakini mutsuz edecek olmandan emin ol.''
ben burayı aldım kendime bu yazıdan ki en korktuklarımdan biridir
attığım adımlarla başkalarını mutsuz etmek... haa hak eden varsa varsın mutsuz olsun o da....
önemli not:)))
hunimi bulamadım can Ekremim
bulunca hemen çıkacağım çekirge resmi ve
senin için yeni bir çekirge bakmaya...:))
senin deyiminle en sevdiğine emanetsin
sevgim saygımla
Yinsani
hunililer üstlensin mutsuzluğu:))
eksik olma abim.
sağlık huzur ve şiirle..
Nasihat hiç tarzım değildir.
Ama fikrimi de söyleyeceğim.
Akıl, akıllının başına beladır.
Kendimden biliyorum( burada bilerek ukalalık yaptım)
Eğer bir insan biliyor, bildiğini de biliyorsa vay anam vayy...
Huzuru kovuyor başından.
Eeee ne mi demek istiyorum?
Aptala yat. Abdal olma. Yaşamaya bak.
Ne alakası var yazdıklarınla değil mi?
Ben akıllı adamım.
Girer miyim hiç yazının içeriğine.
Bu yaştan sonra Ahmedin dediği gibi
contaları mı yakayım.
Seni seviyorum deli ADAM...
Öperim gözlerinden.
Yinsani
öptüm ellerinden abim..
eksik olma
Yinsani
doğruluk-sadakat ve sevgi farklıya olunca "insanlık" hep eksik kalacak.
aynıya olunca da rekabet.
bu yüzden katılamıyorum düşüncelerine.
iyi geceler kardeşim.