YABANCI DİLLERDEN DİLİMİZE GELEN TERİMLERİ TELAFFUZ ETME BİÇİMLERİ VE SORUNLARI
YABANCI DİLLERDEN DİLİMİZE GELEN TERİMLERİ TELAFFUZ ETME BİÇİMLERİ VE SORUNLARI Bayram YERLİKAYA ÖZET Teknolojinin hızlı bir şekilde gelişmesi; insan hayatını kolaylaştırıp, onlar arasındaki iletişimi ve ilişkileri artırmıştır. Teknoloji, bir taraftan insan yaşamını kolaylaştırırken diğer taraftan da getirmiş olduğu terimlerin, telaffuz biçimleri ve sorunlarıyla dile etki etmektedir. Dolayısıyla bu çalışmada, hızla gelişen teknolojinin yabancı dillerden getirmiş olduğu terimlerin, telaffuz edilme biçimleri ve sorunları üzerinde durulmuştur. Teknolojinin getirdiği terimlerin kategorileri oldukça geniştir. Ancak çalışmada, telaffuz zorluğu fazla olan ve insanların daha çok etkileşim içinde olduğu terimler ele alınmıştır. Dolayısıyla makale dört kategoride sınırlandırılmıştır. Bu kategoriler: ’’Bilgisayar Terimleri’’, ’’Cep Telefonu Terimleri’’, ’’Elektronik Terimleri’’ ve ’’Otomobil Terimleri’’dir. Kategorize edilen ’’terim’’ ve ’’kelimeler’’ farklı yaş ve meslek grubundan insanlara okutturularak, onların telaffuz etme biçimleri ve sorunlarının neler olduğu saptanılmaya çalışılmıştır. Anahtar Kelimeler: Teknolojinin Gelişimi, Teknolojik Terimler, Telaffuz Etme Biçimleri, Teknoloji ve Dil GİRİŞ Dillerin gelişmesinde, yaygınlaşmasında hatta zenginleşmesinde kitle iletişim araçlarının, basın-yayın organlarının payı giderek artmaktadır.(A. Yıldırım,2007,17). Bunun yanında teknolojik gelişmelerin de hızla artması, yeni terim ve kavramların ortaya çıkması, dil ve teknoloji arasında bir etkileşimin olduğunu gösterir. Ekonomik açıdan gelişmiş; bilimde, teknolojide ileri gitmiş, kültür alt yapısı sağlam milletlerin dili her türlü ortamda gelişmesini sürdürüp etki alanını genişletirken yeryüzünün diğer dilleri benliklerini ve varlıklarını korumaya çalışıyor.(Yıldırım,2007,17). Teknolojinin girip yerleşmediği, etkilemediği bir toplum, bir dil neredeyse yok gibidir. Teknoloji, girip yerleştiği toplumda bir taraftan getirdiği imkan ve ölçütlerle insan yaşamını kolaylaştırırken diğer taraftan da dil ve kültüre etki ederek onların yapılarında değişiklikler meydana getirir. Temel bilimlerle elde edilen ve toplumsal süreçler içinde biriken bilgilerin uygulamalı bilimler yoluyla toplumsal üretime uygulanması sürecini içeren teknoloji, üretim başta olmak üzere tüm toplumsal süreçlerle yakından ilgilidir. Dolayısıyla teknoloji toplumsal bir olgu olarak ele alınmalıdır.(Ü. Atabek, 2001,18). Toplumsal bir olgu olan teknolojinin, dil üzerindeki olumlu ve olumsuz etkileri ele alınması gereken önemli bir durumdur. Teknoloji ‘‘küresel’’ bir şeydir ve ‘‘Enternasyonal’’ bir yapıya sahiptir. ‘‘Küresel’’ ve ‘‘Küreselleşme’’ kavramı 1980’lerde sıkça kullanılmaya başlanmış ve 1990’lara gelindiğinde bilim adamlarının önemini kabul ettiği bir kavram haline gelmiştir. Önceleri ülkelerin üretimleri ve dış ticaretiyle ekonomik boyutlu bir kavram olarak ortaya çıkan küreselleşme daha sonraki yıllarda kitle iletişim araçlarının gelişmesiyle farklı ulusların siyasal, sosyal ve kültürel yapılarını etkilemeye başlamıştır. (K. Teleshun,2009,359). Küreselleşmenin ve teknolojinin etkilediği en önemli unsurlardan bir tanesi olan ‘‘dil’’ değişim ve dönüşümlerden uzak kalmamıştır. 16. ve 17. Asırlarda Türkiye üzerinde Avrupa ve özellikle Fransanın etkisi güçlü olduğu için Osmanlıcanın ‘yüksek tarzına’ Fransızca başta olmak üzere bazı Avrupa dillerine ait birçok terim Türkçeye girmiştir. Bunlar bilim ve teknikteki ilerlemeleri ve Avrupa’da oluşan sosyal, siyasal ve kültürel durumu yansıtmaktaydı. (K. Teleshun,2009,360). Bugün ise teknolojinin hızla geliştiği ülkelerin dillerindeki terim ve kavramların, yine teknoloji vasıtasıyla dilimize akın ettiğini görüyoruz. Dolayısıyla bu terim ve kavramları aşağıda ele alıp inceleyeceğiz. TEKNOLOJİNİN GETİRMİŞ OLDUĞU TERİMLER 1.) Bilgisayar Terimleri 2.) Cep Telefonu Terimleri 3.) Elektronik Terimleri 4.) Otomobil Terimleri 1. Bilgisayar Terimleri Bilgisayarla ilgili kavramları karşılayan kelimelere bilgisayar terimleri denir. Aşağıda bilgisayar terimleri içinde telaffuz edilme zorluğu fazla olan kelimeler tek tek ele alınmıştır. Abend: Olağandışı sonlanma Acceptor: Alıcı Access category: Erişim sınıfı Accessory: 1.) eklenti (don.); 2.) donatı (yaz.) Accreditation: Onay belgesi Acoustic: 1.) akustik, 2.) sesli Accumulator: Birikeç Action: 1.) etki; 2.) eylem; 3.) işlem Activator: 1.) canlandırıcı, 2.) etkinleştirici Activity ratio: İşleklik oranı Adapter (Adaptör): Direkt olarak birbirlerine uyum sağlamayan iki konnektörün veya cihazın bağlanmasını sağlayan bir aracı cihaz. Adaptive fitler: Uyarlanır süzgeç Additive: Toplanır, toplamsal Adhesion: Yapışım Advanced: İleri, gelişmiş Allocation: Özgüleme, özgü kılma, tahsis etme Alternative: Seçenek, alternatif Alphabetic: Alfabetik, abecesel Analytical: Çözümlemeli, analitik Ancestor node: Ana düğüm Analyst: Çözümleyici Ancillary: Yardımcı Animation (Animasyon):Ekranda görüntü hareketleri yaratmak için tatbik edilen bir işlem. Animatic: Videoteyp’de ya da bilgisayar ekranında gösterilen bir video programının görüntüsel dış çizgisi. Antistatic: Duruk akım önler. Arc-back: Ters ark Arcing: Kıvılcımlanma Array: Dizilim Articulation: 1.) eklemleme; 2.) fonetik seçiklik Ascender: Harfin üst çıkıntısı Aspirator: Emmeç Assistance: yardımcı Attenuator:Cılızlatıcı,zayıflatıcı Audio:1.) işitsel, 2.) audio, ses Automatic starter: Otomatik yol verici Average power: Ortalama güç Analyzer: Çözümleyici Animatic: Videoteyp’de ya da bilgisayar ekranında gösterilen bir video programının görüntüsel dış çizgisi. Back: Geri çekme Backlog: (işlem) bekleyen, birikim Backspace: Geri al. Sil Backup center: Yedekleme merkezi Backup copy: Yedek kopya Bad sector: Bozuk kesim Balanced code: Dengeli kod Balanced network: Dengeli devre Band printer: Kuşak yazıcı Bandwidth: Bir kanalın ya da devrenin veri iletme oranı veya iletişim kapasitesi ölçüsü. Banner: Büyük başlık Bar code: Çubuk kod Beat: Vuru Biconic antenna: Çift konili anten Byte: Sekiz data biti+bir parti bitten meydana gelen bir alfabetik veya özel karakterdir. Bytes: Genelde 8’bit’ten oluşan dikey ve yatay olarak ekranda gösterilen pixel’lerin sayısının temsil eden bir bit grubu. Cabinet: Dolap Cable: Kablo Calibration: Ayar, kalibrasyon Calculator: Hesap makinesi Camcorder: Camera+recorder. Camera: 3D Bilgisayar grafikleri gerçek dünyadaki kameraları taklit eder. Aynı gerçek kamera gibi, bir objektif ve bir yansıtma yüzeyi (= fotograf filmi) söz konusudur. Cancel: İptal. Bilgisayarımızda kullandığımız uygulamaları iptal etmek için kullanılan tuşa verilen isimdir. Program kurulumlarında kurulumu kesmek için de kullanılır. Capacitance: Sığallık Canon:bir tür yazıcı çeşidi Capacitor: Sığaç, kapasitör Caps lock: Büyük harf kilidi Capitalization: Baş harflerini büyük yazma Center: Merkez, özek Character: Damga, karakter Data document: Veri belgesi Deactivate: Etkinliğini kaldırmak Deadlock: Kilitlenme Deallocate: Serbest bırakma (bellek) Deadline: Son gün Echo: Yankı Edition: Bası Efficiency: Verim, verimlilik Elasticity: Esneklik Electric arc: Elektrik arkı Electric drive: Elektrikli sürme düzeni Electrical noise: Elektriksel gürültü E-mail: Elektronik posta, e-posta Emergency: İvegen durum Emulation: Öykünüm, öykünüm Encoder: Kodlayıcı. Enclosure: Koruncak Face angle: Yüz açısı Facility: 1.) Olanak; kolaylık; 2.) tesis Factor: 1.) Çarpan; 2.) etmen Feature: 1.) Öznitelik (istat.); 2.) özellik (tel.) Fiber optic: Optik lif Fiction: Kurgu Fierce virus: Kötücül virüs Flicker: Kırpışma Game lan: Bu günlerde popüler olan Java uygulamalarından bir derleme. Gameport: Joystick’lerin ve bilgisayar oyunları için girdi cihazlarının bağlanabildiği özel bir arabirim. Gauge stick: Ölçme çubuğu Gıgabyte: Veri büyüklüğünün belirtilmesi için kullanılan temel birim "byte"tır. Hacker: Anlamaktan zevk Bilgisayar sistemleri ve iletişim ağlarının yapısını derinlemesine duyan kişi. Handover: El değiştirme Hard disk: Sabit disk Hopper: Besleme gözü (bilgisayar) Host computer: Ana bilgisayar; hizmet bilgisayarı Hotline: Şirketlerin, müşterilerine çeşitli konularda destek vermek amacıyla oluşturdukları telefon hizmetine verilen isimdir. Jack: Jak, priz Jammer: Boğucu Jamming: Bir işletim sistemini istenemeyen sinyallerle kasten bozma. Jacket: Kılıf (kablo) Joystick: Denetim kolu Junction: Kavşak, eklem Key click: Tuş tıklama Keyboard: Tuş takımı, klavye Keyword: Anahtar sözcük Knowbot: Deneme safhasında bir rehber hizmeti. Laptop: Dizüstü Laser printer: Lazer yazıcı Lifetime: Yaşam süresi, ömür Light pen:Işıl kalem Likelihood: Olabilirlik Link: CD’den teybe kayıtta kalan boş sürenin değerlendirilmesine imkan veren özellik. Live: 1.) gerilim altında, 2.) canlı Machine: 1.) makina; 2.) bilgisayar Mouse: Genellikle avuç içinde tutulan, hareketleri bilgisayar ekranındaki imlecin hareketlerini kontrol eden, bilgi giriş aygıt Nack: Olumsuz alındı damgası Native: Yerel Navıgatıon: Bilgisayar içinde veya network üzerinde bir verinin yolunu bulması anlamına gelir. Network: Bilgisayar ağı. Birçok bilgisayarın çeşitli yöntemlerle birbirine bağlanarak bazı bilgileri paylaşabilmelerini sağlar. Office: Genellikle ofis işleri için kullanılan Microsoft uygulamalar paketidir. Off-line: Çevrimdışı Offset: 1.) göreli konum, kaydırma; 2.) ofset (baskı) Quantization: Nicemleme Quantum: 1.) nicem, 2.) kuvantum Radiation: Işınım, ışıma Radicand: Kökaltı Scanner: Tarayıcı Scale space: Ölçek uzayı Scart: Uydu receiver’larını, televizyon setlerini ve diğer görsel ekipmanları bağlamak için kullanılan alet. Screen:1.) ekran; 2.) siper Scripting: Senaryo yazımı Table: 1) çizelge, tablo, 2) masa Tape: Bant, şerit Translate: Çevirmek Valency: Değerlilik Variable: Değişken Workspace: Çalışma alanı 2. Cep telefonu terimleri Cep telefonu ile ilgili kavramları karşılayan kelimelere cep telefonu terimleri denir. Burada cep telefonunda sıkça karşılaştığımız terimlerin telaffuzu üzerinde durulmuştur. Airtime: Abonenin cep telefonunu ile iletişim kurarken harcadığı zaman. Autofocus: Kameranın nesneye otomatik olarak odaklanmasını sağlayan bir özelliktir. Battery: Kablosuz telefonların güç kaynağı. Kablosuz telefonlar ve iletişim cihazlarında, nikel kadmiyum, nikel metal hidrid ve lityum iyon gibi, yeniden şarj edilebilir bataryalar kullanılır. BlackBerry: Bağlantısı, posta sunucunuz tarafından alınan e-postaları otomatik olarak telefonunuza gönderir. , seyahat eden meslek sahiplerinin yolculuk sırasında ihtiyaçları olan bilgilere erişmelerine ve iletişim kurmalarına olanak veren bir kablosuz bağlantı çözümüdür. Blog: Kişisel web günlüğünüzü oluşturabileceğiniz bir alandır. Bluetooth: 2.4 GHz’lik frekans bandını kullanan radyo frekansları üzerinden veri aktarımı sağlayan evrensel kablosuz veri iletim sistemidir. Bookmark:Web yada wap sayfalarında sık ziyaret ettiğiniz yerleri özel bir listeye ekleyip daha sonra hızlı erişmenizi sağlamak. Built-in-Flash: Kameranızı her türlü ışık ortamında en uygun biçimde kullanmanızı sağlar. Kameranıza entegre olarak dahil edilmiş flaş ile karanlık, ışığın yetersiz olduğu ya da ışığın uygun açılardan gelmediği mekanlarda fotoğraflarınızı aydınlık, anlaşılır ve net çekebilirsiniz. Call Barring: Telefonun tüm yapılan aramalara veya belirli aramalara kapatıp açılabilmesi. Call center:Çağrı merkezi.Müşterilerden gelen çağrılarla birlikte diğer çağrıların da bilgisayar otomasyonu yardımıyla yönetildiği merkez. Call Timer: Cep telefonlarında bütün aramaların süresinin kaydedilmesi. Codec: Sıkıştırılmış çoklu ortam dosyalarını aynen sıkıştırılmış olduğu algoritmada açılımı için gereken küçük kodlar barındıran sistem dosyaları. Dual-Band: Dual-Band mobil telefonunuzun iki farklı GSM frekansında çogu zaman Avrupa’da yaygın olarak desteklenen GSM 900, GSM 1800 bantlarında- kullanılmasını sağlayan bir özelliktir. Flash bellek: Bir güç kaynağına gereksinim duymadan veri depolayabilen ve silinip tekrar yazılabilen hafıza türüdür. Firmware: Bir cep telefonunun kendi içerisinde doğru çalışmasını sağlayan, tekrar yazılabilir olan ufak kodlardan oluşan yönetim sistemidir. GSM (Global System for Mobile Communications): Mobil İletişim için Küresel Sistem. Avrupa’da kullanılan 2G mobil iletişimin en bilinen adı. Handover: Bir hücresel ağ içinde bir hücreden diğer hücreye geçiş. Telefon kullanımdayken bir hücreden diğerine geçiş sırasında bağlantı yeni hücreye devredilir. Hot swap: Telefonu kapatmak zorunda kalmadan hafıza kartını çıkarabilmemizi sağlayan teknolojidir. Infrared: Kızılötesi ışık üzerinden çalışan kablosuz bir ağ konseptidir. Cep telefonları, PDA’ler ve dizüstü sistemlerde cihazların birbirleriyle iletişimini sağlar. Intranet: Kullanıcıları birbirine bağlamak için Internet’le aynı teknolojiyi kullanan dahili bir ağ, ortak bir arayüz sağlamak için daha çok browser’lar kullanılır. Link: Internet’te, bir kelime, resim veya bilgiden bir başkasına yapılan bağlantı. Lityum polimer batarya: Lityum iyon bataryalarla aynı prensiplere sahip olmasına rağmen bir parça daha gelişmiş yapıya sahiptir. Macro çekim modu: Yakın plan çekimlerin net çıkması için kullanılan bir fotoğraf modudur. Memorystick Micro: Bellek çubuğudur. Sayısal fotoğraf makinelerinde kullanılan bellek kartıdır. Multimedia: Metin, ses ve video’nun birleşimi için kullanılır. Noise: ürültü. İşaretin ve verinin kalitesini düşüren, istenmeyen elektriksel veya elektromanyetik enerji. Sayısal veya analog sistemlerde oluşur, her tip dosya ve iletişimi etkiler. Pixel: Bir bilgisayar ekranında veya görüntüsünde programlanabilen temel renk birimi. Fiziksel değil mantıksal bir birimdir. Bir pikselin boyutu, ekranın ayarladığınız çözünürlüğüne bağlıdır. Roaming: Mobil telefon operatörlerinin kullanıcılarına, anlaşmalı oldukları diğer operatörlerin kapsama alanlarında hizmet vermesi. Router: Birden fazla ağı birbirine bağlayan cihaz; ağlar arasında paketleri akıllı bir şekilde yönlendirir. Shuffle: Bir çalma listesindeki parçaları karışık olarak çalma özelliğidir. Wı-Fı: Kablosuz bağlantı sağlayan bir standartlardan birisidir. WI-FI ile hotspot (kablosuz bağlantı noktası) bulunan yerlerde kolayca internete bağlanabilir; WI-FI destekli diğer cihazlar arasında dosya alışverişi sağlayabiliriz. 3. Elektronik Terimler Elektronik ile alakalı kavramları karşılayan kelimelere elektronik terimleri denir. Burada elektronik terimlerinin en sık kullanılanları ve onların telaffuzları üzerinde durulmuştur. Aberration: Sapınç Accelerometer:İvmeölçer Acceptor: Alıcı Acoustic: 1.) Akustik, 2.) Sesli Balance relay: Denge rölesi (bağlağı) Bandwidth: Bant genişliği Cable: Kablo Calibration: Ayar, kalibrasyon Calculus: Analiz (matematik) Dark current: Karanlık akımı Deceleration: Yavaşlama Deadlock: Kilitlenme Debugger: Hata ayıklayıcı Elektromanyetizma: Elektrik akımı ile elde edilen manyetik alana genel olarak elektromanyetizma denir. Empedans: Alternatif gerilim devrelerinde kaynağa bağlı olan elemanın akıma gösterdiği dirençtir. Endüktans: Bobinin birimi Henry olan elektriksel değeri. Frekans: Alternatif akımın veya gerilimin bir saniyedeki devir sayısının Hz (hertz) birimi ile ifade edilmesi. İnverter: Doğru gerilimi alternatif gerilime dönüştüren araçlar. İzolatör: Elektrik devre parçalarını birbirinden ayırıp akımın geçişini engelleyen malzeme. Joule: Bir iletken üzerinden geçen elektrik akımı ile onun yarattığı ısı arasındaki ilişkiyi veren fiziksel bir kanundur. Kojenerasyon: Tek bir sistemde bileşik olarak hem ısı hem de elektrik gücü üretim sistemi. Lineer Sistem: Çıkış sinyalinin direk olarak giriş sinyaline bağlı olan sistem. Oscilloscope: Elektrik ve elektronik devrelerinde akım ve gerilimin değeri, frekans ve faz farkı ölçümlerini dijital veya analog ekranda grafiksel olarak gösteren aletlerdir. Piezoelektrik: Yapısındaki atomların düzenli olarak dizilmemiş olan moleküller mekanik bir basınç altında kaldığında elektrik akımı oluşur, veya tam tersi olarak elektrik akımı verilen bu maddelerin hacminde değişiklik olur. Buna piezoelektrik denir. Regulator: Elektrik gerilimini sabit tutan cihazlardır. Regulation: Elektrik gerilimini sabit tutan cihazlardır. Transformatör: Alternatif elektrik gerilimini veya akımını belirli oranda dönüştüren veya yükselten elektrik makinası. 4. Otomobil Terimleri Otomobil ile alakalı kavramları karşılayan kelimelere otomobil terimleri denir. Burada otomobil terimlerinin sık kullanılanları ve onlaraın telaffuzları üzerinde durulmuştur. Acon: Klima açık. Actuator: ECU’ne çeşitli bilgiler gönderen sensörlerdir. Aırbag: Hava yastığı çarpışmalara karşı yolcuyu koruma derecesi son derece yüksek olan bir ek koruma sistemidir. Amortisör: Ani yaylanmaları ve yay salınımlarının devam etmesini önleyen parçalardır. Bi-litronic: Xenon farlar icin Bosch’un kisaltmasidir. Debriyaj: Motor ve manuel şanzıman arasında gücün iletilmesini sağlayan ayrılabilir bir bağlantıdır. Distribütör: Yüksek voltajlı akımı, motorun ateşleme sırasına göre bujilere dağıtan bir elektrik sistemi cihazıdır. Elastisite: Araçların ara hızlanması, performanslarındaki esneklik. Evoparatör: Bir boru ağı üzerinden akan havadan ısıyı alan bir klima elemanıdır. Jikle: Genellikle soğuk havalarda, motorun ilk çalışmasında kullanılan bir sistemdir. Kompresör: Turbo sistemlerine bazı üreticiler tarafından verilen ad. Liftback: Arkasındaki belli belirsiz bagaj çıkıntısına doğru eğilen arka cama sahip olan ve bagaj kapağı arka cam ile birlikte yukarı açılan otomobil tipi. Navigasyon: Uydu bağlantılı dijital yol haritası ve göstergesi. Patinaj: Tekerlekler yolu iyi tutamadığı zaman, özellikle kaygan ve buzlu yollarda oluşan kayma. Pnömatik: Basınçlı gazla çalışan sistemlere verilen genel ad. Rezistör: Bujinin orta elektrotu üzerinde bulunan, yüksek ateşleme voltajının radyo üzerinde meydana getirdiği parazitleri önleyen bir parçadır. Selespeed: Manuel şanzımanı elektro-hidrolik bir düzen ile yarı otomatiğe çeviren ve direksiyon üstünden kumanda da sağlayan sistem. Selenoid: Marş motorunu çalıştıran bir elektrik anahtarıdır. Tiptronik: Hem düz hem de otomatik özelliğinde kullanılabilecek olan 3. Bir vites türü Transistör: Araçlarda bir çeşit elektrik anahtarı görevi gören elektronik bir parçadır. Türbulans: Yanma işleminde, hava-yakıt karışımının silindir içinde yapmış olduğu hızlı dönüş hareketine türbulans denir. Tubeless: İç lastiği olmayan dış lastiklere tubeless lastik denir. Xenon: Yüksek basınçlı ksenon gazıyla ve küçük lensler ile çok güçlü ışık veren far teknolojisi. İntercooler: Turbo motorlarda havanın soğutulması için kullanılan ek soğutucudur. SONUÇ Sonuç olarak yukarıdaki terimler belirli yaş aralığındaki ve farklı meslek gruplarındaki insanlara okutturulmuştur. Bu okumadan insanların telaffuz etme biçimleri ve sorunları aşağıda maddeler halinde verilmiştir. • Yabancı dilden gelen terimlerin, yanlış telaffuz edilmesindeki amillerden bir tanesi, o dilin kural ve kaidelerin bilinmemesidir. Dolayısıyla bu terimleri okuyanlar ve telaffuz edenler, o dilin kuralını bilmediği için bunları Türkçe okunuşa göre telaffuz etmektedirler. • Yabancı kökenli terimlerin geldiği dilin kural ve kaidelerini bilenler ise yukarıdaki terimleri doğru ve düzgün bir şekilde telaffuz edebilmektedir. • Orta yaş (45-50) grubundaki insanların bu terimleri yazıldığı gibi okuma eğiliminde oldukları görülmüştür. Bunun sebebi; insanların Türkçe’ye benzeterek okuma alışkanlığıdır ve Türkçe dışında başka bir dille hemhal olmamış insanlar, gördükleri her yazıyı, her kelimeyi Türkçe gibi okuma eğiliminde olmalarıdır. • Yukarıdaki terimlerin kökeni, yabancı diller olduğu için Türkçenin kural ve kaidelerinden farklıdır. Bu terimlerde iki sessiz yan yana gelebilmektedir. Dolayısıyla Türkçe kelimelerde genelde iki sessiz harf arasına bir sesli harf girer. Bu terimleri okuttuğumuz bireylerde, gözlemlediğimiz özelliklerden birisi de iki sessiz arasına bir sesli harf getirerek okuma yapıldığı görülmüştür. Örneğin, ‘‘flicker’’ kelimesinin ‘‘filicker’’ olarak telaffuz edildiği gözlemlenmiştir. • Bazı terimlerin, genç bireyler tarafından kulaktan duyulduğu gibi telaffuz edildiği gözlemlenmiştir. Bu terimlere kulak aşinalığı olan birisinin, onu görür görmez doğru telaffuz ettiği görülmüştür. • Yukarıdaki terimler, teknoloji terimleridir. Dolayısıyla teknolojiyi yakından takip edenler ve işi, mesleği gereği teknolojiyle sürekli uğraşanlar bu terimleri doğru ve düzgün olarak telaffuz edebilmektedirler. Teknolojiden uzak olanlar ise bu terimleri okumada ve doğru telaffuz etmede zorlanmışlardır. • Bu terimleri, telaffuz etmedeki bir diğer sorun ve sebep ise genel olarak insanların gördükleri kelimeleri Türkçenin hançeresine uydurarak okumaya çalışmalarıdır. KAYNAKLAR GÖKBERK, Macit (1997), Değişen Dünya Değişen Dil, Yapı Kredi Yay. İstanbul YILDIRIM, Asım (2007), Duru Türkçe, Yakamoz Yay. İstanbul EVREN, Kerim (2005), Güncel Örneklerle Medyada Dil Yanlışları, Alfa Yay. İstanbul GERAY, Haluk (2003), İletişim ve Teknoloji, Ütopya Yay. Ankara KONGAR, Emre (2003), Yozlaşan Medya ve Yozlaşan Türkçe, Remzi Kitabevi. İstanbul ATABEK, Ümit (2001), İletişim ve Teknoloji, Seçkin Yay. Ankara ZÜLFİKAR, Hamza (1991,) Terim Sorunları ve Terim Yapma Yolları, TDK. Yay. Ankara ÖZTÜRK, Serdar (2010), Osmanlıda İletişimin Diyalektiği, Phoenix Yay. Ankara 1. Uluslarası Kitle İletişim Araçlarında Türkçenin Kullanımı Bilgi Şöleni Bildirileri, (2009), Kırıkkale üniversitesi Yay. Kırıkkale www.tekniksozlukler.com/ www.tekniksozlukler.com/Sozluk/BilgisayarTerimleri www.tekniksozlukler.com/Sozluk/CepTelefonuTerimleri www.tekniksozlukler.com/Sozluk/ElektronikTerimler www.tekniksozlukler.com/Sozluk/OtomobilTerimleri webisyo.com/en-cok-kullanilan-teknolojik-terimler/ |
YABANCI DİLLERDEN DİLİMİZE GELEN TERİMLERİ TELAFFUZ ETME BİÇİMLERİ VE SORUNLARI başlıklı yazıya henüz eleştiri yazılmamış.
YABANCI DİLLERDEN DİLİMİZE GELEN TERİMLERİ TELAFFUZ ETME BİÇİMLERİ VE SORUNLARI başlıklı yazıya eleştiri yazabilmeniz için üye olmalısınız.
Üye değilseniz üye olmak için tıklayın.
|
|
Bilgi
Yayınlanma Tarihi:
12.2.2019 09:51:22
56 çoğul gösterim
51 tekil gösterim
|