- 2250 Okunma
- 17 Yorum
- 2 Beğeni
Kara Yüzlü Adamlar
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Biz,
madenleri bilmeyiz... Madencileri de...
Ebedi yolculuğuna uğurladıklarımız haricinde, toprağın altında hiç olmamıştır sevdiklerimiz, özlediklerimiz.
İş imkanının az, işsizin çok, hayat mücadelesinin zor olduğu bir coğrafyanın insanlarıyız biz.
Duyguları hoyratça yaşarız.
Sevinçlerimizi tebessümlerimizde, kederlerimizi ise gönlümüzün derinliklerinde besleriz, büyütürüz.
Servetimiz, insanlığımızdır; dostluğumuzdur; arkadaşlığımız, vatan, millet sevgimizdir.
Cebimizde pul, soframızda ekmeğimiz yoktur ama, yüreğimiz saf, temiz, beklentisiz vatan aşkımızla doludur.
Babalarımız, amcalarımız, dayılarımız, her zaman uzak diyarlarda olurlar sevinçlerimizde, kederlerimizde.
Cenazelerimizde bile, ya güç bela yetişirler son bir veda busesi almak için, ya da kara toprağın serinini öperler alın yazısının hükmüne boyun eğerek.
Onlar,
üç kuruş nafaka için, dünyanın dört bir tarafına yelken açarlar yüreklerinde yaşattıkları ümitleri ile.
Pusulaları inançlarıdır.
Rotaları, gönüllerindeki iman sıcaklığı...
Güçlerini vatan, millet sevgisinden alırlar.
Çalışırlar, didinirler, mücadelenin en başarılması zor olanı ile güreşe tutunurlar.
Her yerde vardırlar. Tüm kıtalarda, tüm zamanlarda.
Sadece,
sadece toprak altında yokturlar.
Karayı, sadece gecede bilirler, bir de Karadeniz’de. Onu da yıldızlar süsler, rüzgar serinletir, dalga sesleri şenlendirir.
Bilmezler kömürün de kara olduğunu.
Göklerin, rüzgarların, dalgaların olmadığı hayatların da var olduğunu...
Her vardiya başlangıcında,
sadece sevdiklerine değil, göğün mavisine, bulutuna, güneşine, yıldızına da veda edenlerin olduğunu bilemezler.
Küçük kayığın kıç üstüne ilişip, Karadenizin öfkesine kafa tutmaya da benzemez şüphesiz bu mücadele.
Arzın derinlerine, zamanın anlamsızlaştığı , duyguların karaya boyandığı mekanlaradır yolculuğunuz.
Yüzünüz ak girer, kara çıkarsınız.
Ama,
öyle bir yüz karalığıdır bu ki;
ahlakın, dürüstlüğün, erdemin, insanlığın tavan yaptığı noktadır.
Yüzü kara, zamanı kara, ekmeği kara, vicdanı kara bir hayat mücadelesidir bu.
Ve,
gün gelir,
bir acı haber fısıldar kulağınıza Karayel.
Kara yüzlü adamlar, karaya boyamıştır mavi göklerinizi.
Öpülesi avuçlarından,’Oğlum, hakkını helal et!’ notları çıkar, gözleriniz yaşarır.
Ölümün kıyısından dönmüştür ama, yine de çizmelerinin çamurundan yatırıldığı sedyenin kirlenebileceğini akıl edecek kadar ince düşünceli, temiz kalplidir o kara yüzlü adamlar.
’Senin, çizmendeki çamura kurban olsun bu millet’ diye fısıldarsınız kendi kendinize.
Ve,
başınız öne düşer, dalıp gidersiniz Hazar’ın gri sularına.
Çoluğu, çocuğu, babayı, anayı düşünürsünüz.
Kara yüzlü adamların,
gözünü yaşlı, gönlünü ateşlerde bıraktıklarını,
elem şehri Soma’yı düşünürsünüz.
Hayatını kaybeden tüm madenci arkadaşlarımızın anısına.
Bir tutam hayat-13.05.2014-Azerbaycan
YORUMLAR
:( Rabbim rahmet eylesin..keşke böyle acılar yaşanmasa, keşke böyle duygular kaleme alınmasa....ama duyarlı can yürekli insanlar hep kara yüzlü ak insanların dili olacak...teşekkür ederim değerli hocam .....
Bir tutam hayat
Dilerim böyle felaketler uzak durur hayatımızdan.
Teşekkür ederim duyarlı bakışınıza.
Ne yürekler yandı kan bağı olanlardan düşünmek bile acı verici.Bizler kan bağımız yokken bu denli yanıyorsak Rabbim sabırlar versin yakınlarına diyorum.Selam ve saygılarımla tebriklerim bu derin manalı yazınız için.
Bir tutam hayat
Gerçekten zor bir durum.
Aynı anda,
aynı şehirden kalkan yüzlerce cenaze.
Ne acı bir durum.
Bu konuda ne söylesek az. Yakınızımız değilken o kadar uzaktan içlerimiz yandıysa gerisini düşünemiyorum.
Ya onların yaşadığı acı ?
Sade bir dille ele almışsınız, yakışığı da buydu zaten.
Çok çok vahim bir durum, acılarının yanında dışardan müdahale...Ağırlarını bile rahatla yakamamak, başka hangi ülkeye özgü.
Allah yar ve yardımcıları, bizler de duacıları olalım hep birlikte inşaallah. Selâmlar-saygılar.
Bir tutam hayat
Kalanlara da, sabırlar versin diliyorum.
Ve,
bu tür gönül yazıları yazmak zorunda kalmayalım diye dua ediyorum.
Çok sağ olun.
Bir tutam hayat
Seviyorum bu hazırlıksız,
gönülden akıp gelen yazıları.
Ama,
orijini acı oldu mu,
insanın yüreği yanıyor.
Diliyorum,
hiç bir zaman bu tür yazılar yazmak zorunda kalmayız.
Bir tutam hayat
sanıyorum tüm ülkede böyle bir şaşkınlık hali var.
Yalnız yaşamanın, kimseyle dertleşememenin etkisidir bizlere de yazdıran zaten.
Ne güzel.
Memleketimin insanı,
susarak da acıyı paylaşmasını bilebiliyor.
Her biriniz ayrı bir değer, her biriniz yüreği öpülecek insanlarsınız.
Çok sağ olun.
Başımız sağ olsun.
Mekanları cennet olsun.
Artlarında bıraktıklarına Allah sabır versin.
Üç gündür ne haber dinlemeye ne okumaya ne bir ceset daha hayır,hayır yine bir sürü ceset daha çıktıyı duymaya yüreğim(iz) dayanmıyor.
Biz Somadan çok uzakta, onların ekmeğini ne zorluklarla kazandığı o hayata çok uzaktan bakan(tabiri caizse onların yanında tuzu kuru insanlarız)
Ateş düştüğü yerde bir ömür kor olacak, iki gün sonra biz hayatlarımıza devam edeceğizi tüm bunları bilmenin çaresizliğiyle Gr@fspee'nin de dediği gibi sadece üzülmekten ötesini yapamamanın çaresizliğinde, suçluluğunda hissettiğimiz acıyı dile,göze dökmekten de utanıyoruz.Bizim hüznümüz onların yaşadıklarının yanında ne ifade edebilir ki...
Hayat devam ediyor diğer insanlar(bizler için) ama duran onlarca hayatı görünce biraz utanmamız olmalı, biraz daha reklamsız, sessiz devam ettirmeliyiz hayatlarımızı,
Ölenler ve sevdiklerini kaybeden geride kalanlar için elimizden bir şey gelmesede duamızdan, acılarını ortak olabildiğimiz kadar samimi g(ö)zyaşlarımızdan ama en önemli şeyde acıya gereken saygıyı göstermek galiba.Bu acıyı hangi tarafta olursak olalım bir takım amaçlarımıza malzeme yapmayacak kadar SAYGI...
Soma sonrası bir çok yazı yazıldı, ne yazık ki okuyacak gücü hissetmedim kendimde güne düşen yazınızla bende duygularımı paylaşmak istedim ama paylaşamadığım bir çoğuda içimde,derinde ve öyle de kalacak...
Saygı ve selamlarımla.
Bir tutam hayat
Sözünüz, diliniz, yazınız,
acıya yaklaşım biçiminiz bile çok farklı.
Hayatı seyrettiğiniz pencere,
dünya realitesine yaptığınız analiz gerçekten taktir edilecek seviyede.
Tanımadığımız, bilmediğimiz, görmediğimiz insanların acısını yüreğinizde hissetmek...
Çıkarsız, beklentisiz, sadece insan olmak adına acılarını paylaşmak.
Hüzünlü.
Acı bir güzellik diyelim bunun adına.
Bu güzellikleri yazdığınız kaleminizi öpüyorum efendim.
O kadar büyuk ki çığlığım , birer birer çığlığımla örtüyorum her bir can'ımı.Susuyorum tek tek sayarken her bir hayali, umudu. Göz yaşlarimla yikıyorum her bir can'ımı.Kefensiz gömüyorum her bir can'ımı, kefen kirletmesin bedenlerini.
Suskunum, Susun, Sussunlar
Ardında kalanlar analar, babalar, kardesler, çocuklar, eşler, dedeler nineler, teyzeler, halalar, izmir, ege, , Turkiye dünya hayal kuruyor.O hayallerde keşkeler var, her bir can'ımızı kurtarmak var.Dualar var.
Susuyorum, susun
BAŞIMIZ SAĞOLSUN
Saygılar.
Bir tutam hayat
Duygusaldır...
Gönüldendir.
Beğenerek okuruz, yorumlarız, sindiririz içimize cümlelerini.
Nerede, ne zaman, nasıl, neyi yazacağını bilirsin.
Sözün nerede, ne ölçüde sarf edileceğini, kelimelerinden akseden hayat terbiyen anlatmaktadır bize.
Ne söylemeli?
Her şeyin özünü tariflemişsin yine.
Kısa ve etkileyici.
Yürekten...
Acıtan...
Hepimizin başı sağ olsun.
Birlikte susalım...
Çekelim ellerimizi dünyanın kirinden bir süreliğine de olsa.
Ömrüm boyunca yapmacık olmadım ve olmaya da asla niyetim yok. Varsa kaybım önem arz etmiyor benim için.
Hayattaki en önemli olgunun haysiyet ve onur olduğuna inanıyorum. Değerlerini sıkı sıkı muhafaza eden ve bu uğurda can veren şehitlerimizin ardından onlara Allah'tan rahmet diliyorum.
Çoğumuzun burun kıvırdığı bir meblağ kazanmak için canlarını verdiler. Ve yine olan gidene, gidenlere oldu.
Dayanması zor bir acı. An itibariyle bu satırları yazarken,esefle kınıyorum durumun ciddiyetini ve vahametini idrak etmekten aciz insanları.
Söyleyecek fazla bir şey yok artık bu saatten sonra. İçtenliğimle kutluyorum yazınızı. Duyarlı yüreğinize sağlık.
Bir tutam hayat
Küçücük yorumunuzun içine, söylenebilecek tüm sözleri sığdırmışsınız.
Kederim bir kat daha arttı sizi okuyunca.
üzüldüm.
İnsanımıza,
insanımızın sığ hayat görüşüne.
Allah yardımcımız olsun,
hepimize akıl fikir versin diyorum.
Acımız büyüktür.
Allah, mekanlarını cennet yapar inşallah.
Geride bıraktıklarına da sabır verir.
Çoluk, çocuk...Perişan olacak hepsi.
Ne acı bir durum...
Gülüm Çamlısoy
ARTIK İNANIYORUM, İNSANLIĞIN HEPTEN ÖLDÜĞÜNE.
Bir tutam hayat
Siz de sağ olun,
sevgili grafsee dostumuz da sağ olsun.
Burada,
bu müstesna sayfada,
acımızı paylaşan tüm dostlar sağ olsunlar.
Güzel yazınız için, ayrıca tebrik ediyorum sizi.
ortada acı bir durum varken işi oraya buraya çekmek bizleri hiç bir şey kazandırmaz.yorumları okuyunca o iktidar yanlısı o muhalefet diye ayrılan insanlar.. Birlik beraberlik olunacak yerde o şöyle demiş bu böyle demişler birde benim dediğim haklı çıkarma gayreti neyi geri getirir Türkiyeye ne kazandırır.
Birlik olma zamanı,dualarımız ölenler için olmalı saygılarımla.
Bir tutam hayat
Keşke tüm insanımız sizin gibi düşünebilse.
Çok basit, çok sığ, çok dar bir çerçevede yaşıyoruz hayatı maalesef.
Saplantılarımızdan, kısır çekişmelerimizden asla kurtulamıyoruz.
Ne demeli?
En azından,
bu kara günde,
olması gereken olgunlukta kalemler de var burada.
Dertlerimizi, sıkıntılarımızı, acılarımızı paylaşabildiğimiz defter arkadaşlarımız.
Bu da teselli kaynağımız oluyor.
Çok teşekkür ederim güzel yorumunuza.
Ne yorum yapayım dostumun bu duygusal yazısına diye düşünürken değerli dostumuz (Grefspee) in yorumun okuduğumda evet madenci arkadaşlarla bir ortam da denk gelse burun kıvıracak insanların riya kokan yazılarının yanın da hüznü paylaşa bileceğim yazı oldu benim içinde sizin yazınız.
Sonrası için çok şey yapıla bilinir belki bu gün bağırıp küfredenler o gün sus pus olmazlarsa eğer.
Ama şimdi sessiz yaşamalı yasımız acımızı sessiz
Dua ile.
Bir tutam hayat
sadece duygularına kulak veren insanların ortak bir paydada toplanabilmesi ne güzel.
En azından,
sizin gibi düşünen, sizin gibi hisseden, sizin gibi acı duyan insanların varlığı ile teselli oluyorsunuz.
Bu güzel defter sayfasında,
yüce gönüllü insanların da var olduğunu bilmek,
bir başka moral kaynağı oluyor bizlere.
Sevimsizlikleri okumak ve onlara cevap yazmak istemiyoruz.
Yoksa,
hepsinden daha baskın çıkarız bu hususta hepimiz, bilincindeyiz bunun.
Ama,
edebimizle, terbiyemizle, geleneğimize ,göreneğimize, inancımıza uygun davranış biçimleri sergilemek,
sanırım bizlerin farkı olacak onlardan.
Sağ ol dostum.
Sadece duyguların konuştuğu, tariflendiği bir yazı olsun istemiştim.
Sizleri güzel yorumları, yerlerde sürünen moralimizi düzeltti.
Onların yüzü kömürden kara, ekmeklerini o şekilde kazanıyorlardı yaşasalardı. Meclise soru önergesi verilmiş fakat rteddedilmiş. Sonucunda lades der gibi öldüler. Bu bana göre cinayettir. Mekanları cennet olsun. Uyumak beni rahatlatıyor akşam hep uyudum. En azından o esnada azıcık da olsa unutabiliyorum. Duyarlı dosta selam saygıyla
Bir tutam hayat
Sadece biz değiliz sıkıntılara, acılara düşen.
Bizim farkımız, dertleşecek, konuşacak arkadaşımız olmamasıdır.
Bu nedenle, önemlidir, değerlidir buraya düşen yorumlar.
Yurdumdan bir ses, bir sıcak nefestir.
Biz,
duygu yoğunluğunun derinlerindeyiz.
Diğer konuları önce Allah'a, sonra da yetkililere havale ediyoruz.
Yok,
yetkililer de suçlu ise;
onları da millete havale ediyorum.
Çok teşekkür ederim paylaşımınız için.
Her kelimesi güneş kadar gercek ve sıcak bu yazının.
Duyarlı yüreğinize ve mahir kaleminize helal olsun.
Ama çok önemli ve hayati bir yönü eksik.
Hala orta çağ zihniyetine dahil yönetenlere ve onların insana verdiği değere en ufak bir vurgu yok.
Hep susarsak boyun eğersek bu muameleye maruz kaldığımız bu duruma isyan yok.ben isyan ediyorum bu zihniyete. Ve bu millet bu bakış açısıyla yönetilmeyi hak etmiyor sevgili bir tutam hayat.
Haklarımıza sahip çıkmak durumundayım. Bu durumda aydınlara düşen görevler var. Hoşça kalın selamlar
Bir tutam hayat
Kederliyiz bu gün.
Hüzünlüyüz...
Moralimiz çok bozuk...
Dertleşecek arkadaşımız yok, susuşlar sadece hayat arkadaşımız.
Bu nedenledir ki,
kelimelerle, dolayısı ile bizleri okuyan kalem dostlarıyla paylaşıyoruz derdimizi.
Memleketten uzağız, yalnızız, kederliyiz.
Öfkelerde, sitemlerde, kavgalarda olmasın kalemimiz istiyoruz.
Bu konuda yeterli ses çıktığı kanısındayız.
Her kes, aklına geleni, diline geleni yazabiliyor buraya.
Dün bu sayfalarda, başbakana küfredenler dahi vardı...
Dolaysısı ile,
bu kadar gürültünün arasında,
varsın bir kaç kişi de sessiz sakin acıyı yaşasın.
İnsanlara değil de, kadere boyun eğsin, acısını yaşasın.
Teşekkür ediyorum paylaşımınız için.
Yalnızlığımızın hüzünlerine ortak oldunuz.
Acılarımıza da.
kaç gündür ruhum sıkılıyor. içim içime sığmıyor, soma'ya gitme planları yapıyorum ama gittiğimde kalabalık yapmaktan başka ne işe yarayabilirim diye düşünüyorum. aklıma bir tek teselli etmek geliyor. ama ben en ufak bir görüntüde gözlerim dolarken orada bunu başaramam sanırım.
diğer yandan sanal alemdeki, medyadaki yapmacık tavırları, insanları gördükçe midem bulanıyor. kaç gündür bir şeyler yazayım diyorum ama ben de beğenmediğim o yapmacıklara benzemekten korkuyorum. daha işçinin ne olduğunu bilmeyen insanlar, aynı ortamda denk gelse burun kıvıracak insanlar, yolda selam vermeyecek insanlar, şimdi ah-u efgân ediyorlar. sizin yazınızı da samimi buldum duygularımı burada dökmek istedim. bize yine "bir tutam hayat" sundunuz elinize sağlık.
Bir tutam hayat
İyi kötü yazılar yazmakta, edebiyat severlerin gönül seslerine kulak vermekteyim.
Bu güne kadar aldığım en samimi, en gönülden, en duygulandıran yorumdu bu.
Duygularımızı hissedebildiniz.
Çok teşekkür ediyorum size.
Hüzünlerimizi...
Kederimizi paylaştınız gerçekten.
Çok sağ olun.
Hepimizin, tüm halkımızın başı sağ olsun.
Ölenlere rahmet, yakınlarına sabır diliyorum.