1
Yorum
2
Beğeni
0,0
Puan
868
Okunma
Adını;
Kürtaja zorlanmış cümlelerden
Henüz cenin halindeki harflerin
Tedirgin ve korkak bağrışlarıyla,
Sıvası dökülmüş boş yüreğime
Tepe taklak düşerken görmüşler.
Dikişleri patlamış mazinin hatırına
Kanayan yüreğimin en ücrasında
Saklayıp gözüm gibi baktım ben ona.
Kaygan zemindeki o tebessümlerin
Lümpenleşmiş hovardalığını bile
Görmezden geldim gülüşünün hatırına.
Belki de bir sebebi vardı tüm bunların;
Henüz biçmişken yüreğimdeki sevdanı
Tekrar filizler vermesinden korktum.
Korktuklarım başıma gelince anladım ki
Meğer ben bu sevdayı nadasa bırakmışım.
İçim acıdı bakışların değerken gözüme
Gözyaşlarım giyindi gözlerimden çıkmak için
Ve o bilindik yanak yolundan süzülürken,
Melekler kıkırdayarak güldü çaresizliğime
İblis ile kafa kafaya verip ağlaştık.
Şeffaf bir perdenin arkasından
Karanlık dürerken yine güneşin defterini
Şakağıma dayandı nefesi kokan bir yıldız
Gecenin koynuna sokuldu bit pazarından alınmış uykularım
Tazeliği gözlerime sinmiş düşlerim geldi sonra
Elinde eflatun renginde mor bir mektupla,
Zihnimin boş odalarını dolaştık beraberce
Sırnaşan acılarımızın başını okşadık şefkatlice
Vakitler fecre gelinceye kadar seni konuştuk.
Geleceğine dair umutlarımı anlattım ruhuma
Çok geçmeden taburcu oldu düşlerim,
Kurumuş dudaklarımdaki acıları sildim ellerimle
Yutkundum ayrılıktan arta kalan tüm sancıları
Saçlarından yapılmış perdeyi çektim maziden
Ayrılığın penceresinden seyrederken o günleri
Yaralı yüreğim bir sedyeyle önümden geçip gitti
Beyin ölümü gerçekleşmiş bu sevdanın dediler
Bey^in ölümü gerçekleşmiş...