ağzımdan kuş gibi kanatlanan vuslattı sevmek
her zaman ve daima hasretini arayan

yüzümü hangi duvara çarpsam
tenimden hep bir sen kırıldı
kırgınlıklarımı ne zaman içime gömsem
bir mezarlık gibi
içimden hep bir sen dirildi



ne zaman
ölümüne yatsam yollarına
gözlerin mermi olup üstüme doğruldu
sen hep bir can götürdün benden
ve sonra
iki can olarak geri döndün canım bana



sen diyorsam dilim titreyerek
içim dalga dalga
yağmur yağmur
bil ki
senin, sen hallerin var
senin ben hallerin var
ve senin sensiz
senin bensiz
senin bizli
ve bizsiz hallerin var



gök mavim dediğinde bana
benim deniz mavim akar sana doğru
yontusunda anıtlaşır ellerimiz
kutsal bir rituele dönüşürken aşk senfonimiz



bir aşk için ölmek ne ki sevdiğim
biz yaşamayı seçmişken bu aşk için
bütün romanlar yanar
vizyondan düşer tüm filmler
biter meşhur aşk klişeleri
iki cihan ve dahi kayıp zamanlar biter



sus sus
duymasın onlar
biz hep vardık
ve hep var olacağız
adem’siz
havva’sız
sadece bir elma uğruna
merkezi sen
çevresi ben
kırmızı
çokça kırmızı
sus sus maviler duymasın!











03:25/20 Şubat/2016