Özenip diktiğim gülfidanları
Tutmadı güzelim tutmadı gitti
Kalbimde açtığın derin yaralar
Geçmedi güzelim geçmedi gitti

Erenler deminden bir yol içmeye
Kanatlandım gökyüzünde uçmaya
Niyetlendim yar duvağını açmaya
Bakmadı yüzüme bakmadı gitti

Bilen var mı şu evrenin çapını
Gören kimdir göğün yedi katını
Bayramdan bayrama olsun kapımı
Çalmadı güzelim çalmadı gitti

Gönül oyununda olur mu hile
Zincir vurulur mu ağızda dile
Bir vefasız için çektiğim çile
Dolmadı güzelim dolmadı gitti

Sevdayı aşkı da kutsal bilenler
Hesapsız çıkarsız candan severler
Sebepsiz terk edip çekip gidenler
Onmadı güzelim onmadı gitti

Yağsa da göklerden karlar dolular
Duaya dursa da bütün ulular
Aşk ateşiyle de yanan anılar
Sönmedi güzelim sönmedi gitti

Yaz ayında karlar yağdı başıma
Felek ağu kattı tatlı aşıma
Ben özür beklerken boşu boşuna
Dönüp arkasına bakmadan gitti

Dolandı dilime sözler nameler
Sevda çiçeğine olmaz taneler
Geçip gitti onca yıllar seneler
Anmadı adımı anmadı gitti

Gözüm yoktur onun tahtı tacında
Dertlere yoruldum gönül acımla
Sallanıp durdum da darağacında
Tutmadı elimden tutmadı gitti

Yusuf’u saklayan o derin kuyu
Çekti acıları tattı korkuyu
Ölürken ağzıma bir damla suyu
Koymadı güzelim koymadı gitti

Ey garibim ey biçarem ey Ekrem
Bir dost bile bulamadın gerçekten
Sen beyhude yolda onu beklerken
O güzelim yıllar geçti de gitti

Ekrem madenli
02/02/2016