Bak yine araf koktu rüzgarlar
Tövbe sür gökyüzünün diline
Bu bahar cemre düşmez diyorlar
Evvel ALLAH
Tan ve Kûn emriyle

Şahadet getirsin dilin
Sema’nın iniltili sabahını, sığdır avuçlarına
Sırtımı dayadığım imana and olsun
Belkıs ’ koydu sırrını kanatlarıma

Ellerinde bir dervişin tespihi
Belkıs’ı gören
Süleyman ha öldü , ha ölecek
Hal bilmeze yoldaş olmak ,yola zulüm değil mi ?
Topladım eteklerimi
Billur içinden balıklar geçecek

Bağışla
Tek günahla
Sıratın başında
Hüdhüd kuşuyum
Ne yarim kimseye
Ne yarenim
Lekesiz ayetler var ruhumda
Karıncalar dua’yla su taşıyorlar
Oysa
Bir nefeste kırk defa adını söyleyenler var
Yarım kalmış sevdaların hatırına

Kendime mihmanım
Tutuşsun aşk ile nida
Bir nazar et
Mim koyup aşkın ruhuna
Şaşırdım Ay’ın kime pervane olduğunu
Unutma vuslatın
Safa ile Merve arasında bulunduğunu

Mühürlü dudaklarım da Gül-i zâr
Çıplak kalmasın Fecr’e
Sırrını sardım yüreğime izâr

Ağrı’lı bir düş sancısında
Tek hece haram değdirmedim sevdama

Ola ki
Aşk şimdi
Aşk ikindi
Aşk bekleten
Umut niyetine
Kırıldığım her noktada
Belki
Bİr
G
Ü
N
Bir katre sevi uğruna
Dört kitaba iman eder gibi
İnanmak suçtur aşkla yanmayan’a
Suyu karanlık bir nehrin yanında
İki elif arasında, ezelin ta ortasında
Aşka Züleyha
Unutmam asla ve kat’a
Beklerim
Gözlerinin sabrıyla

Hayalim
Yusuf’un düşüydü
Züleyha’nın aşkı düştü yakama.
/ MineKuş/