öyle olmuyor o
böyle de olmuyor
söyle hiç mi suçun yok
çaydan çıkan sarı kaşık bile
yıkanınca itiraf ediyorsa her şeyi


bir bardak çay doldur kendine


çay bardağının dudak payına
kaç dudak değmiştir bir düşün ince ince
meçhule giden sorgu iken geçmişine
kopuyorsa payı dudaktan
çay içebilir misin
kırık bardaktan


çağıracaksan
sesinde bir baykuş ötmeli
duygularını hislerle ateşleyeceksin
sinek bile kendi zehrini yok ederken
karınca yedi kat fazla taşırken
gözlerinden yutunca zehrini
ayılmayı da bileceksin
taşımayı yok etmeyi de


seviyorsan
havale etme onu
hiçbir yere hiç kimseye
sevdiğini inandırmak için değil
tek ona sevgini bırak
o soytarı bakıştan
iki çeşit insan
üç farklı sabır
dört grup gözyaşı
ne dersen de ama eyvallah etme


ve çağrıldıkça
toprak uyanmalı toprakta tohum
kuşlar uyanmalı yuvasından gökyüzüne
ve içinde ki çocuk koşmalı
Aşk sana küsse bile