3
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
843
Okunma
Mum ışığında bir akşam
Karanlıklara sıkışmış
O pencerenin ardında
Ben, duygularım
Ve yalnızlığım
Yaprak misali alevlerle dost
Ve bir beden ki
İncecik, sımsıcak
Kendi kendini eriten post
Sanki biten umutlarıdır
Taşırken baş üstünde
Vücudunu okşayan katilini
Kendinden bir parçadır oysa
Yavaş yavaş sona ulaştıracak
Mağrur ve sevgili bedenini
Seyreder, sonra yaşarır gözler
Ardından gürültülü bir sessizliktir
Bocalar kaynayan su sesi
Düşünceler alevlerle dans eder
Dudaklarda ise
Özlem dolu gönül namesi
—İçimde nice uzun yılların özlemi var
Ah, ah
Bu şarkılarda hep nereye kadar
Arzulanan ölümsüz aşkların busesi
Akşamların huzursuzluğu
Derinliğin sonsuzluğu
İçimin boşluğu
Nereye kadar, nereye kadar
Ve yine
Kahrolası dingin yalnızlık
Dışarıda ise
Kızılca soğuk, karanlık
Artık böyle sonlarla
Böyle gözyaşlarıyla
Hoşça kal diyor güneş
Böylesine titreterek
Böylesine sarsarak
Duygularla gerçekler arasında artık
Buğulu gölgeler arkasındaki cam
Ve siz
Gördünüz mü böylesine hüzünlü
Mum ışığında bir akşam
A. Kaan Özer