6
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1653
Okunma
Kar yağardı lapa lapa, zerreler nakış nakıştı,
İnsicamı bozulmuştu, beyaz siyahla barıştı,
Sere sepken ak taneler, sığ köşede garip duran;
Evsiz, barksız, kimsesizin, gözyaşlarına karıştı.
Yağan kar rayihasına, toprak kokusu sinmişti,
Soğuk ama güzel yüzü, bu kokuyla ısınmıştı,
Uzaklardan ihtişamla, tane tane cama vuran;
Ak güvercin kanadın da, hatıralar taşınmıştı.
Gece sisli esrarengiz, karanlıklar korkuturdu,
Taraçalar nakış nakış, sivri buzlar sarkıtırdı,
Gecelerin kuytusunda, dam dibinde hayal kuran;
Düş dünyasında ısınan, garipleri ürkütürdü.
Beyazlara bürünmüştü, Kapıdağ’ın arka yüzü
Ihlamurlar, kestaneler, artık salmazlar balözü
Yere yeksen gelinlikle, Belkız’ın üstünde, duran
Kara, güneş dargın mı ne, karakışa geçmez sözü