Şimdi öyle keskin bir umuda ve edasına ihtiyacım var ki
Kırık dökük ne varsa ya yeniden yazılacak
Ya hiç olmamış gibi sökülüp gidecek gelin kınamı görmediğin ellerimden
En keskin tınısını duyacak kulaklarım kendi doğumumun
 En memleket özlemlerim dahi susacak, söz!

Ve hiç acımayacak artık
Kalbimin tam ortasında menzil tutmuş sevdalar

Vakit geç
Epey yol aldık, geri dönüşü yok
Elhamdüllillah dedikten sonra yenen her lokma harammış meğer
Vedaya sallanmış mendili kurutan rüzgar dağlamış bedenimi
En son sönen kandilin akması damlamış parmaklarıma
Yüzümde hâlâ saçma taneleri...



İşte, dediğin yere geldim.



Gel...
Umut gibi, edası gibi
Tam menzilden vurulduğumda elimden tuttuğun gibi...
Gel...
Bir yatsı namazına olsun yine uyandırayım seni...
Hakkını helâl et
Gel, çok yalnızım gel.
 


...

Gelebilseydin keşke...
Saçma tanelerimi sevişini  özledim.