0
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
1333
Okunma
birden hatırladım seninle o ilk günlerimizi
gözlerindeki ışık yorulmamışken
ikimizin daha duyguları anımsamamışken
her şeyin içtenlik arzusundayken
gözlerimizin daha derinliklerini ölçememişken,
kuruyken,hazırlıksızken el ele yürümeye..
genç çağımızdaki toyluk
yelkenlerin indirilmesini değil
acımızın yüreğimize indirmesini beklediği gibi
seninle korkumuz gözlerimize ilk ihanetini sunar gibi değdi
çareler bir veda gibi hazırlık sundu hislerimize
olamazsak dediğinde keşfettim sevginin en kötü halini
tutumsuz düşüncelerin kör olduğu vakitte süzüldü gözlerim
ama sen herşeye değerdin biliyordum bunu hiç bir şey getirmediği gibi.
bizim için bir şeyler gerekiyordu
hala durabilmek için
hala gözlerine doya doya bakabilmek için
her şeye bir sözün yetmişti aslında,
olamazsak;
düşmüştü içime bu lafın sızısı
her şey ayrılığı bekliyordu
benim kulağım
seninse yüreğin
duymak istemediği bir sözü bekliyordu
bugün o söz indi düşlerimize
çığlık dolusu suskunluk düğümlenirken
benim hiç duymak istemediğim;
onunsa yüreğine duyurmak istemediği andı.
o ağlayarak gitti.
ben ise kanayarak...
Yunus Özay