2
Yorum
10
Beğeni
0,0
Puan
1065
Okunma
Sen, peri masallarına taşındığından beri
Yani o yıldızlar ülkesine…
Kozmik bir savaştır başlamış içimde,
Göğün göğsünü tırnaklarım var gücümle, günde beş öğün.
Okul penceresinden dışarı baka kalmış çocukluğum,
Gözlerim seni kaydetmiş beynime,
Bende düzenli seni sevmişim.
Seni severken;
Gözlerim Meryem olur,
Tüm kan kayıplarına rağmen,
İsa’yı doğururum aşk uğruna.
O kadar radikal olurum ki,
Karşı koyarım dünyaya,
Şah damarımdan kalkar taarruza,
Bir piyona vurulur taşralı bir sokakta,
Savaşlar sekteye uğrar.
Ayaklarıma biner vücudum bütün ağırlığıyla,
Olmayan bir dolmuş durağından
Bilmediğim bir yoldan kalkar sana gelirim.
Ve lirik başlar,
Ben gençliğimi balkondan sarkıtırım,
Bir sepet gibi sarkıtırım,
Bu bir intihar meyli değil yanlış anlama sevgilim,
İçinde gül geçen cümlelerden kaçıyorum.
Parantezin dışında def çalıyorum dünyanın sabahına,
Fena astım yüzümü yani,
Günlerdir şiir var dilimde,
Anlayacağın nefesim şi/ir(k)okuyor sevgilim,
İntihar biliminden anlamıyorum ama,
D/üşüyorum gözlerinden, istemsiz bir it/işinde
Ellerim kanıyor,
Bir Tanrı yaramı sarıyor,
Kan kardeşi oluyoruz sonra,
Ben ona aşkının etimolojisini anlatırım,
Birde dizilerdeki koca memeli kadınları şikayet ederim.
Artık patates kızartmıyor çocuklarına.
Ve yaşamak, bekleme odaları kadar gergin artık.
Bütün mecazlar tanıdık.
Ben gözlerinin yargıç olduğu bir mahkemede hala sanık.
pynst.