Ödünç alınan son kuruşla ödenen ilk kuruş arasında tabii muazzam bir fark vardır. goethe
İbrahim Çelikli.
İbrahim Çelikli.

Orta Okul Anıları / Hâl

Yorum

Orta Okul Anıları / Hâl

( 10 kişi )

7

Yorum

10

Beğeni

5,0

Puan

2184

Okunma

Orta Okul Anıları / Hâl

Orta Okul Anıları / Hâl






katır boncuklu , süslü sakındıraklar, gemler
koşumlar , paldınlar, hamıtlar, eğerler, üzengiler
Hırdavatçılar Arastasında gön, yanıkyağ kokusu
Sarıoğlu Hırdavat
tam karşısında Yemci Cihat
Hacı Halil nalbant,
ve daha bir sürü dükkan; kalaycı
tenekeci, bisiklet tamirsici, yamacı
bitişiğe giren daracığın tam karşısında
kendi halinde bir terziydi oğlu
Gardiyan Gara Şükrü’nün evi
mahkumların korkulu rüyasıymış
bir bakarmış, “asayiş berkemal”i sağlarmış
küçük terzi dükkanında
kocaman bir resmi vardı
ve sanırım Terzi Kamil bile hâlâ
babasının heybetinden korkardı
arastalar Hürriyet Çarşısına çıkardı

Gelendostlu Sıçık Mevlüt’ün dükkanında halıipi,
tezgah takımı, model, halı
ve pejmürde saçı-başı yoluk bir adam resmi
veresiye vernin halini anlatırdı
Hürriyet Çarşısı boyunca terzilerde kızgındı müşteriler
gününde provası yetişmemiş
bu gün-yarın bekletilmiş
bayramlıklarını giyememiş olurlardı
asabı bozuk adamlar, kavgaya hazırlardı

keçeciler temizlemiş hafta boyunca
işgal ettikleri yolları, meydanları
sabahın seherinde yayınmış pazarcı dükkanları
Yumurta Pazarında pazarları tavuk,
ve hatta pamuk
“ak köpeğin pamuk pazarına zararı” tartışılırdı

diğer günler;
Keçeciler Arastası dükkanlardaki
keçeciler lacivert-kırmızı süslerini
tersinden hasıra döşerlerdi
üstüne de kuzu yünü tabi
ellerinde kalıp-kalıp sabunu,
kenarlara sürerlerdi
üç keçeci hasır rulo içindeki
kuzunun ilk yününden keçeyi-kepeneği
ayaklarıyla ileri, geri yuğardı
ha! hı! ha! hı!
solukla ritm tutarlardı


yine o civarda ıbrık, tencere tava, sahan yapar
Alimiyoncu Yaşar ,
yanı başında Bakırcı Şevket
Bakkal Galiba(ğa)nın kilosuna bereket
bizim köyden iki kızkardeşi iki oğluna almış
Keçeci Mehmet,
“Osmanlı Zekiye” dedikleri karısı
Saraylar Mahallesinde otururlardı

önceleri yumurta pazarındaki tenekeci dükkanını
“Deli Şükrü” hal pazarının bir köşesine taşınmıştı
“olive oil-rivyera tipi-zeytinyağı yazılı”
teneke kutulardan “meşrupa ” yapardı

kavaflardaki lastik kokusu
birde Debbağlar mahallesi
insanın genzini yakardı
Hal Pazarında pazarcı çığırtkanlar
sokak içinde ateşoğlu, kirişoğlu
Çorapsız “-gel vatandaş gel!
batan geminin malları bunlar”
“-hemşerim” demiş “-asıl var gücününe”
ikiye bölüvermiş pabuç’u
bir harekette
Deli Ali kavafların korkusu

kalabalık yerlerde bir taksinin önünde
“-abilerim, ablalarım, teyzelerim
şu! elimde görmüş olduğunuz
Alaman teknolojisinin son harikası olup”
diye başlayan jilet, tarak, tornavida, kabak soyacağı
masat, süpürge, sabun, deterjan, patlıcan oyacağı

yanında daha neler neler, üçü, beşi, onu
piyasadaki fiyatının beşte birine
“-fabrikamızın tanıtım amacıyla” dese de
bu arada yankesicilerin de iş başında
oldukları duyulurdu

Hal’de Zahire Pazarında,
kalabalıkta birileri soyulmuş olurdu
güya düşürülerek kaybolmuş da!
“-…….. bulanlara mükafat verilecektir”
“-dikkat-dikkat” diyerek anons edilir




ya da “ali isminde beş yaşlarında”
mavi laylom ayakkabılı babasının adı” bekir,
bir oğlan çocuğu,
ve ya “yeşil çizmeli, kara basma entarili….
adının ayşe olduğunu
söyleyen bir kız çocuğu bulunmuştur” gibi

belediye hoperlöründe
her zaman Belediye Sekreteri Yurdagül’ün sesi
babasının belediye önüne gelmesi”
istenirdi
giden baba, ağlar bulur çocuğunu
avuturdu
bazen de bulunan çocuğa iki tokat aşkederdi

yan yana dizilmiş saltıkçı kadınlar
bir elleriyle çarlarını yüzlerine gererler
isyanlarını dile getirirlerdi
“-aynaaa”
“-köylü değil mi”
“-asıl dayağı hak eden kendi”
“-ciğerinden yanasıcayı görüyon mu bi”

belediye önünden tutun, şadırvana kadar
sağlı-sollu çadırlar iplerle gerilmiş
parça bez, hazır elbise, atletler-fanilalar
olur olmazsloganlarla,
müşterilerin dikkatini çekme yarışındalar
“yolda bulsam
bu fiyete satmam”
..
“gel vatandaş geell”

“-vay anası be!
adam tam sana ğöre dikmiş”
“-yok yok bireş dar ğibi” derse adam
“-gadife bu daha açar”
ayakkabıcı da aynısını söyler her zaman
“-keydikçene açar
mayer bu bizim o(ğ)lan”

büyük geldi anlamında
“-bireş bol..
bi lumero daha güççüğü yok mu”
denilirse eğer
bu defa da
“-bobam bu daha çeker,
seneye de keyersin” derler

satıcı ne fiyat söylerse söylesin
alıcı illa
“-bahalı dedin”
ya da
“-ıçcık inivi”
olmazsa
“-madem yönet de; de alalım”
bu defa satıcı
“-arkıdeşin emanet de bakıvırıyoz”

“-ben de zatin bi gonşuya alıvırıyon
verdiği para bu ğadar, verisen alıvırayın,
değilise sen bilin”
“-eyi madem hayırını ğör”
ya da pazarlık uzayıp gider
olmadı satıcı olmadık konularda
yemin billah eder
bakmaya gör
netice almak zorundasındır

kimin sesi yüksek çıkarsa
o kendini, herkes onu haklı bulur
satıcı hemen başka müşterilerle ilgilenmeye başlar
alıcı ucuza aldığı zevkini yaşar,
kısmetine gayıl olur
ya satıcı alıcıyı kandırmıştır
ya da
“-len bunun alt tarafı çapıt
öküz teki mi mubarek” denilerek yatıştırılır

neticede
“-alınmış alınmıştır”












DİPNOTLAR
katır boncuğu: nazar boncuğu olarak kullanılan mavi cam koncuk, göz boncuğu,
koşum : pulluğa ya da arabaya koşulacak atların kayıştan düzenekleri
dağınık, perişan
yuğmak: sürükleyerek, iterek yuvarlamak
Yaşar Aliminyum mutfak eşyaları, konusunda bir
marka idi, Yaşar Çakalak
maşrapa
debbağ: tabakhaneci, sepici
yankesici: hırsız, dolandırıcı, soyguncu
mayer : ayarlanabilir, aynı ayar,
muhayyer : görmeden edilen pazarlıkta, denildiği gibi çıkacağı garantisi, hepsi bahsedilen ayarda demek
yani; beğenmezseniz geriye alırım,


Paylaş:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Şiiri Değerlendirin
 

Topluluk Puanları (10)

5.0

100% (10)

Orta okul anıları / hâl Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Orta okul anıları / hâl şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Orta Okul Anıları / Hâl şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
erhan güneş
erhan güneş, @erhangunes
20.9.2015 23:32:35
5 puan verdi
kimin sesi yüksek çıkarsa
o kendini, herkes onu haklı bulur...
tebrikler saygılar...
Celil ÇINKIR
Celil ÇINKIR, @celilcinkir
20.9.2015 22:21:17
5 puan verdi
Keşke şimdi Karaköy-Kadıköy vapurunda olsaydım.
Martılarla selam yollardım size.

Selam ediyorum.
;)
Işık  Mehmetali
Işık Mehmetali, @isikmehmetali
20.9.2015 21:14:11
5 puan verdi
Nostaljiydi ............. severek okudum usta
Yüreğine sağlık
...................Saygılar
glenay
glenay, @glenay
20.9.2015 14:43:18
5 puan verdi
Sanki hayat pazar yerinde yaşanır
kıyamet yeri gibidir
göz alıcı renkler, giysiler
özellikle kasabalı, köylü kadınları kendine çeker.
Bir de satıcıların sesleri eklenir bazen bu kalabalığa.
Kısaca bizim pazar yerimiz böyle.
Sizin gibi seslere kulak versem de
bir kaç satır da ben yazsam bu konuda..
Ama sizin kadar böyle şiveleri, konuşmaları yazamam.
Önce aklımda kalmaz:)

tebrikler,
yine güzel bir öykü şiir,
hayat içinde.

selamlar..
VAZO
VAZO, @vazo
20.9.2015 11:52:14
5 puan verdi
satıcı ne fiyat söylerse söylesin
alıcı illa
“-bahalı dedin”
ya da
“-ıçcık inivi”
***************neticede
“-alınmış alınmıştır”
****************

Yaşanmışlıkların izlerini dökmüşsünüz gün yüzüne çıkararak ve
en önemlisi de yaşanan gerçeklerin ve hâl betimlemesinin olduğu
gibi verilmesi şiir de algıyı artırırken okurunda yaşanmışlıklarına
dokunup anılarını çağrıştıran sözlerde can bulmuş.Anılar geçmişte
ve gerçekte yaşanan en büyük masal belki de.Ne çok insanın
anılarının öyküsü böyledir.Yaşadığımız şu zamanda bile böyle zor
hayat yaşayanları düşünmeden edemedim üstad.Toplumda sosyal
adaletin olmayışını,gelir dağılımında ki ve dolayısıyle refahtan pay
almakta eşitsizliğin dağlarca olduğunu böylesi nefis ve çarpıcı
anlatabilmek şair yüreği ve yetkinlik ister ki,şiir de o yüreği ve
yetkinliği ortaya koymuşsunuz.Her şeyi güllük gülüstanlık
göstermelerine rağmen ne yazık ki milyonlar böyle yoksulluklarla
yaşamaktadırlar.Doğallığı bozmadan,gereksiz süsleme ve abartılara
yer vermeden,anılarınızı dile getiren şiirinize ve emeğinize teşekkür
ve tebriklerimle.Saygılar.
Yaşanmamış Aşkların Şairi
Yaşanmamış Aşkların Şairi, @ya-anmam-ca-klar-nc-airi
20.9.2015 11:13:58
Nefis bir nostalji daha yaşattın bizlere usta.

Özay Gönlüm'den sonra anımsadığım ikinci değer sensin bu konuda usta.

Sağlıcakla kal.. Kalemin hep yazsın.. Bu eserlerin, şiirlerin hepsi birer kıymet.

Kıymetini de sarraflar bilir,,

Saygılar.
Etkili Yorum
beren yılmaz
beren yılmaz, @berenyilmaz
20.9.2015 11:04:41
5 puan verdi
zaman en acımasız bir düşmandır
ama yılların öcünü alır anılar ..
ah nasılda geçip gider çocukluk günleri kurulan hayaller
hiçte bağdaşmaz hayatın zulmüyle.oysa kiraz ağacında yırtılan gömleğimiz gibi
üzerimize bulaşmış hayatın o hiç çıkmayan acı lekesi ..
oyy fena bir şiir ve anılarla dolu tebessüm ve özlemlere anılan yıllar
yazan paylaşan kaleminize selam sevgilerim ile..
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL