26
Yorum
34
Beğeni
0,0
Puan
2271
Okunma

bir yıldız parlıyor içimde
pırıl pırıl bir nehir geçiyor gönlümden
orada büyüyor çocukluğum
anneler çamaşır yıkıyor kıyısında
çay pişiriyor, sofra kuruyor
salıncak kuruluyor söğüt ağaçlarına
kalbim ilk kez çarptığını duyumsuyor
bakışların doğuruyor aşkı
sensin bu duygunun sahibi
korkmadan geçiyoruz derin sulardan
seçiliyor kim koyun kılavuz kim
ilk kez anlıyoruz sel sadece çer çöp değil
balıklar da getirir
nasıl kurar sofrasını bir aile
oturulur kıyısına
nasıl bağdaş kurulur
bir çorba ve üzüm olsa da sofraya
umutlu oturulur
sensin o günlerden aklımda kalan
açmaya hazırlanan tomurcuk
hep gülümsemeye merdiven kuran
hayata köprü olan baba
gözlerinde kiraz ağacındaki yeşil parlaklıklar
konuşmanda yaşama açlık
birden yetişme telaşı
önünden hızla çekip giden trene
ey yolcu bende dur eylen desem
ey büyük gölgem ağacım
yaslansam serin gövdene
derin bir soluk alsam
hayatı yazsam elimdeki deftere
bilirsin baş harfi her zaman sensin
bende büyümeyen çocuğum
çocukluğum
gel
sen..
27.08. 2015 / Nazik Gülünay