0
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
4317
Okunma
(1)
Şiir
’Duyguların en yoğun biçimde
anlatımıdır.’ diyorlar.
Şiir yazanlar
Evladını yitiren bir anadan
Daha yoğun duygu mu taşıyorlar?
Şiiri sevdaya ulaştıracak
bir yol bulmalı
Kelimeler yetersiz kaldığında
Sevda çıkıp canlanmalı
Dizelerin arasından
Kendi fermanını yazmalı
’Dur gitme’lerin olmasa
Çoktan bırakır giderdimin
Bıkkınlığı olmayan bir şey olmalı
(2)
Binlerce yıldır yürünen
Bu yolun yolcusuyuz
Fırtınalara karşı
Pupa yelken
Dik başlalığımız
ve
Çıplak ayaklarımız
Ellerimizde
Zamansız
ve
Mekansız hayallerimiz
Evini arayan şiirler gibi
Her kurala aykırı
Biraz serseri
Yolcusuyuz bu yolun
(3)
Binlerce yıldır süren bu savaşın
Esir askerleriyiz
Yaralı
Susuz
ve
Aç
Binlerce yıl süren savaşa
Doğurdu analarımız bizi
Binlerce yıl daha sürsün
Diye bu savaş
Kollarımız
Bacaklarımız
En çok da yüreklerimiz
Yaralı
Binlerce yılın acılarına
(4)
’Yitik bir ülke’ dizelerine inat
Savaştık
Sokaklardan sorun bizi
Adları unutulmuş
Eski tabelalı yıkık ev dizilerinden
Sokaklardan sorun çocukça sevdalarımızı
Delikanlı efelenmelerimizi
Yitirdiklerimizin ellerinden, yüzlerinden
Akıyor ülke
’Yitik bir ülke’ye inat
(5)
Ya zaferi alacaksın
Ya vurulup öleceksin
Budur gerillanın alfabesi
Bu evlere bu yollara sığmaz
Yüreğim
Ağaç kovuğunda yaralı
Bir aşkı diriltiyorum
Dağlara vurun beni
Kaya diplerinde çekili bir
Mavzer
Paylaşır dostluğumu
Soğuk demir, barut kokusu
Anlatır kendi dilinde
Sarılmış bir pusuda
Ana yüreğine ince bir sızıdır
Dağlarda ’etkisiz hale getirilişimin’
Ajanslardan yayılan haberi
Bu şehre sığmaz yüreğim
Korkusuzluktan değil
Mecburiyettendir ölümüm
(6)
Vasiyet
Ellerim kuştmadan çıktı
Bu gece
Ellerim güzel sevdalara gebe
Ellerimi bu akşam vurdular
Gece karanlık hain
Ellerim kan ve barut
Ellerimi koy göğsüne
Bitmeyen bir aşk gibi
Ellerin bir avuç umut
Ellerim yarına gebe
5.0
100% (3)