14
Yorum
23
Beğeni
5,0
Puan
1397
Okunma

6. Bölüm
.................
Şehrin rüzgarları, uzanan yalnız ardıcın dallarını serinletiyordu.
O kimseyi sorgulamaz, yargılamaz ve infaz etmezdi.
Olaylara sadece şahitlik ederdi.
İki muktedir aşık,
Sabahın sihirli sarhoşluğunda, el ele bakışıyordular.
Bir den, delikanlının yüreği dile geldi.
Yalnız ardıcın yaprakları heyecanla bekleyişlerdeydi.
Davud’un ağzından dökülen cümlelere şahitlik ediyordu.
"yalnızlık bir hikayedir, sen de bu hikayenin nilüfer çiçeğisin.
Ben yalnızlığımı bir demet hasretle sana sakladım
Şimdi karşımda gözlerin gözlerime dokunuyor.
Güneş gölgelerimizle karıncaları serinletirken
Bu ardıc bizden sonrakilere aşkımızı anlatsın.
Ben sana yorgunum ey sevdam!
Bir kumru kadar çiğ, bir yavru kadar açım sana"
Mutluluk ikisinin gözlerinde birikmişti.
Genç kadın delikanlının dudaklarından gözlerini alamıyordu.
Merhem kıvamında sözlerin tesiri, Rabia’nın yüreğini doldurmuştu.
Genç adamın dudağına bir buse kondurdu
Ve içinden geldiği gibi.
"sen ey sevdam, göklerin yıldızı
Ezelden gelen acılarımı dindiren muhteşem,
Sokağa yakışan adam...
Mutluluğuma sokulan tek yürek,
Damarlarımdan kalbime geçen hücrelerin efendisi.
Mecburiyetimin sırdaşı evvelim.
Sana sen olmaya geldim" dedi.
Dil yorulurmuydu bu sevgi karşısında
Ne muhteşem aşk
Saygıdan uzaklaşmayan bir gerçekti onlar
Bir mermi kadar hızlı bir birlerine olan duyguları
İkisini anlatırken bile kıskanıyorum.
Her şeye rağmen onlar yaşamalılar
Davud ile Rabia gibi sevmeli insanlar bir birini
Savaşmadan, sevgiyi haykırarak
Kan dökmeden, ölmeden ve öldürmeden!
6. Bölüm sonu
Ferit Ali Karasu
.
5.0
100% (17)