12
Yorum
29
Beğeni
5,0
Puan
1142
Okunma

2. Bölüm
.......
Şey-bi yelda;
Sevgiliden uzun kalınan en uzun gece.
.......
Mutluluk savaşçısıydı Davut.
Güneşin her doğuşunda aydın yarınları düşünür
Her batışında yalnız geceleri üstlenirdi.
O, sevmek zorunluluğu hisseden bir yürekti.
Gök yüzünden yer yüzüne kadar her şeyi severdi.
Öfkesini içinden kovmuş,
Nefretini kötülüğe satmıştı.
İyi olan her şeyden iyilik satın almıştı.
Kötülükle savaşacaktı, hazırlık yapıyordu.
Bu savaş için önce sebep bulmalıydı.
Arayışlardaydı elbet, ne aradığından habersiz.
Bir gün yolda yürürken tek başına
Yorgun ve dalgın.
Ellerini arkasına bağlamış, başı öne eğik.
Gök Davud’a gülümsüyordu
Sanki yollar "burdan geç"diyordu
oda ordan geçiyordu.
Her geçtiği sokak yolların; süslü ağaçları
Selam veriyordu delikanlıya.
Muktedir genç;
Kaderini adımlarıyla çiçe çize ilerliyordu
Az sonra köşeyi dönecekti.
Rabia, rüzgarın esintilerine bırakmıştı kirpiklerinin dizilişini
Ağaçların görüntüsü kadar kusursuzdu bukleleri
Lakin;
Dalından dökülen yaprak gibi, akıyordu gözlerinden yaşlar
Ve yaprak yere düşütü,
Muhteşem kadın köşeyi döndü.
Tam o esnada çarpıştı Davut ile Rabia.
Yere düşmek üzereydi genç kadın
Gözlerindeki yaşlar al yanaklarına dağıldı
Delikanlı hafif zendelendi bir an,
Hemen taparlanıp inanılmaz bir refleksle
Rabiayı belinden kavradı.
Göz göze gelmemeleri imkansızdı artık.
2 BÖLÜM SONU...
Ferit Ali Karasu...
5.0
100% (21)