ister dudaklarınızı ısırın, ister yumruğunuzu sıkın
bazı acılar vardırki, geçmez
öpünce geçmez
içince geçmez
illa bir iz kalır

ateş söndü, bir daha yanmaz sanmayın
küller arasında, narı-cehennem köz kalır

ben masumum demeyin, sizden geriye ne cinayetler kalır

içinizdeki deniz özlemi, sizi bir gemiyle buluşturur
bir yuva diye benimsersiniz o gemiyi
sürüklenirsiniz bir o yana, bir bu yana
aklınız mutlulukta kalır

mutluluğa yelken açmak için çabalarsınız yıllarca
yelkenlerini sabırla diker
çatlaklarını sevgiyle sıvarsınız
öyle çokturki çatlak...
sevginiz yetersiz kalır

sonunda gemi karaya oturur, iki şahit huzurunda
kurtulsanızda, sevinemezsiniz
canımdan can dediğiniz karanlık sularda kalır

rüzgar dinsede fırtına bitmez, geride kasırgalar kalır

eyy şair...
elbet sende koparsın dalından
heybetli dağlar gibi, yıkılır gölgen
seninde can evine depremler iner
heybende, kara toprağa anlatacak sırlar kalır