0
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
722
Okunma
azarlanmış şiirler yazardım sana
at kokan akasya diblerinde
atılan bütün tütün kâgıtlarını toplardım
kahveler zevatı dağıldığında
utanılacak ahvâl değildi naçarlık
bir milletin sefer-i beraberliğinde
yılda bir gelirdi gezgin ip boyacıları
tanırlardı beni belimin büküklüğünden
taşıyamazdım sana dair acıları
bir dirhem kök boyasına verirdim
biriktirdiğim hurda bakırları
hani
pıhtılaşmasa damarlarımdaki kan
doldururdum ağzına kadar şah damarımdan
kan damlardı canımı batırarak yazdığım hokkamdan
küs tutmuş şiirler yazardım sana
alt yazılı mavimsi
utangaç
sanırsın ki,yüzgörümlüğü verilmemiş gerdek gecesi
yüreğim dağ dolu derdin giderdin
bulutlar gönderirdim arkandan obanıza
gelinlik gibi tül gibi
ejderhalar tünerdi dönüş yollarına
hazan gelmezdi bir türlü
şiirler yazardım sana
eli yüzü kirlenmiş ardıç diplerinde demlenmiş
karamuk boyasından
en içli sevdaların bozulmamış mayasından
şiirler yazardım sana yaslanıp kale duvarlarına
kulak vererek zindan uğultularına
çile çeken sevdalar tanırdım
ah...yörük kızı
içimdeki son sızı
yine de sana yazdıklarımdan utanırdım
şiirler yazardım kök boyalarından
içime düştüğün yanımdan
kasım
5.0
100% (3)