7
Yorum
15
Beğeni
0,0
Puan
1142
Okunma
Bir ağrı ki saplanır kaburga küreğimden
Düşüyorum düşürme tut beni yüreğimden
Şefkat elin değmedi nicedir yanağıma
Ne oldu bilebilsem gönül dayanağıma
Hasretin hançer gibi saplanır sol yanıma
Damarlarım çekilir büzüşürken üşürsem
Kan tutar yüreğimi tutar mısın düşersem
Sevmek nasıl bir şeydi anlatmak neden zordu
Şavkı vurduğu yeri delip de geçiyordu
Kandilde yanan yağ mı yoksa fitil mi; kordu?
Sinemdeki kandilin yağı da sen buyu da
Şavkını esirgeme kalmışım kör kuyuda
Dediler ki her yiğit yoğurdu faklı yermiş
Her âşık maşukunu nispetince severmiş
Kimisi çöle düşmüş, kimi canını vermiş…
Ben mücrim ve acizim belki cahil velhasıl
Gönlün sazında çalar sana dair bu fasıl
Saçılan tohumlardan bahçede biten hasret
Ocakta yanan odun, bacadan tüten hasret
Bu yangın zulüm değil hem gönüllü esaret
Haddimi aşmış isem affet; sana muhtacım
Vurgun yer kalbim sensiz, varlığın huzur tacım