1
Yorum
8
Beğeni
5,0
Puan
4302
Okunma

Satır arası gizlediğim sendin
Demlenmiş mısralar kan revan can çekişirken
Yol hikayelerim çıkmaz sokakta kesişir
Sonra en ücra kasabaya tek kişi biletim kesildi
Ve sensizliğin acımtırak o son busesi yüreğime değdiğinden beri
İklimler mevsimsiz ben sensiz kaldım
Masamda dünden kalan İtalyan yemeğinin tatsız sosuna boğazım düğümlendi
Sen çok sevdiğin için buz kesti o son lokma
Yutkunamadım boğazımdan gri tonda tüm ayrılıklar aktı
Ellerim kör geceye baktı gölgeler gülüştü
Alaycı tebessüm takındı garson kız ve ben buz kestim
Sen olsaydın içim ısınırdı üşümezdim bu denli
Söyle böyle mi olurdu sus kalırmıydık
Ellerimizde mavi yeşil balonlar toprak kokan yağmurlarda ıslanırdık
Bir gece vakti yıldızları avuçlardık şiirlerden
Kahkahalar ısıtırdı yüreklerimizi
Ve gönül cebinden dökülürdük
Sen ve ben olarak şiir yazardık çakıl taşlarına
Öyle bir an gelir ki gölgeler körleşir sağırlaşır yürek tını
Ve gecenin karanlıkları yağmur soğukluğunda akar gözlerden
Bir kadın uzaklara dalgın dalgın bakar
Ve tükenir çöker şiirlerin ayak ucuna
Mahmudiye Düzkaya
5.0
100% (7)