0
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
827
Okunma
avutuluyorum taze tutsaklar ülkesinde
zindanlardan haz alır oldum
yolları bitmeyen şehirlerde aylak adamım
köşe başlarında üç taş peşinde
yahut bir kahvehanede
kendi köşemde
eli bardak tutan biriyim
bir baltaya sap olacak yaşta değilim
gelmedim henüz bir koltuğa
iki evlat sığdırabilecek çağa
bal damlamaz ağzımdan
nasihatle aram dinleyecek kadar sadece
anlatayım mı biraz daha kendimden
illa bu kadar tanışmak zorunda mıyız
ben çaresizimdir çoğu zamanlar
kendimi anlatma faslında
fazla konuşurum ama
anlatamam derdimi yahut isteyemem çare
korkarım birazda aslında
sustuğum zaman o eski duymuşluklarım
birden hortlar
susma sustukça sıra ...
derken evet evet bana gelir
sonra
susarım...
5.0
100% (1)