8
Yorum
9
Beğeni
5,0
Puan
960
Okunma

Ben bugün doğmadım
İsimsiz kimliklerin içinde kayboldum
Ne sicilimi bilen
Ne de arayanım var
Mülteci yetim bir yurdun
Bodrum katı mezarlığında büyüdüm
Şimdi
Ellerimde sevginin gürzü dilimde kırbaç
Çarığı yırtık gecenin öfkeli ayaklarıyla
Küfrü eksik günleri dövüyorum
Kızıyor
Namlusunu doğrultuyor tehditkar gökyüzü
Bilmiyor içimde saklı şimşeğin
Az sonra melanetiyle kavuracağını kötülükleri
Ben inadına
Şaire ilham yıldızların
Kibirle kırpışan gözlerini kapatıyorum peş peşe
Verin makası
Kendi ışığına kör güneşinde
Keseyim sırma saçlarını
Yakayım kızıl ateşinde beliklerini
İntikam değil bu
Gecikmiş yarınlara kesilmiş bir ceza
İnatlaşır sa kainat barışa dair
Yenerse yaşamı ölümü yeğ tutarak
İşte o zaman
Boğulsun isterse deniz bir kaşık suda
Mirasından vermiyorsa küçük balığa
Ve...
Sona ermiyorsa büyük balığın açlığı
Kıyamet mihnet’i sarsın cümle alemi
Hele
Bir nizama girsin şu insanlık
Hizaya gelsin doğrular
Bak kırıntısı kalıyor mu esaretin
Ağlıyor mu
Elma şekeri yanaklı melekler
Sadece isteğim
Gökkuşağı rengi bu dileklerin kabulü
Tekmilini versin vicdan
Gör o zaman
Nasıl tersine dönüyor dünya...
Çünkü bilirim
Çocukların yüreğinde ki kuşlar ölürse
Kanat çırpamaz umutları özgürce bulutlara
Dilek USTA