Dol güzelim içime, sitemini yakarak
Nazıma bak anlarsın, anlatmaya hacet yok
Dinlet nağmelerini, yüreğime akarak
Sazima bak anlarsın, anlatmaya hacet yok

Düşlerinde biriken hicranın sancısıyla
Hülyalarında coşan, sevdanın sızısıyla
Yüreğimizi yakan, vuslatın acısıyla
Güzüme bak anlarsın, anlatmaya hacet yok

Aşkın sırrına erip, benliğini vererek
Yollara çiçek çiçek, aşkımızı sererek
Sevdam diye tutuşan, yüreğini dererek
Gözüme bak anlarsın, anlatmaya hacet yok

Yüreğimi anlatan, âlemlere bakmadan
Yangınımı harlatan, kalemlere bakmadan
Sensizliğe götüren, elemlere bakmadan
Sözüme bak anlarsın, anlatmaya hacet yok

Alevlerim korlansın, durmadan savur bir yel
Haydi bırak sitemi, ne olur gel artık gel!
Vuslatımın ışığı, ey kalbimdeki güzel
Közüme bak anlarsın, anlatmaya hacet yok

Pervâneyim, derdim aşkla dönmek olunca
Yüreğime sevdalar, ışık ışık dolunca
Alevlerle dopdolu, zamanları yolunca
Özüme bak anlarsın, anlatmaya hacet yok