...Ve şehir yıkılır üzerine ansızın
enkaz bile yakarır
çekilirken canın bedeninden
hava karamıdır beyaz mı fehmedemezsin
çatırdarken ürperten ses en derinden
...Bir yerin dibindesin bir gökyüzünde
köstebek yuvasından akıp giderken
kuşlar havalanır masmavi semada
tiz bir ses böler geceyi ahhh!
...Kara bir haber gelir donar kalır an
susarsın ilk evvel nefes alamazsın
soluğun kesilir inanamaz bocalarsın
gerçektir lakin belkiye sığınırsın
...İhtimal en çok böyle durumlarda lazımdır
söyleyen genelde en çok sevenindir kötü haberi
ulan zalımsın dünya neden hep iyiler ağlar
ve neden en yüksekiğinde erimez karlar
...Gurbetin hasreti bir türlü çekilir
ötelere uğurlananların hasreti çekilmiyor
sevgiyle mezar kazılırmı kendiliğinden yaş süzülür mü
başkası gelir gider sen kadar içten üzülür mü
sular sellerde kulaç atarsında çöllerde yüzülür mü
bağlandı yüreğe acı düğümler bilmem ki daha çözülür mü
...
Yunus ça