2
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
907
Okunma
SÖZÜN BİTTİGİ YER
Sözün bittiği yerde, artık tükendi sözler,
Bir daha bir birine, bakmayacak bu yüzler?
Seni kim böyle sever, seni kim böyle özler,
Vuslata tövbeliyim, Fizana çıkıp gittim.
Yalancı sevdalardan, yoruldum bıkıp gittim.
Ne goncada ne gül de, gözüm kalmadı benim.
Mektuplara yazacak, sözüm kalmadı benim.
El içine çıkacak yüzüm, kalmadı benim.
Şöyle eğdim başımı, boynumu büküp gittim
Ardıma bakmadım hiç, yaşları döküp gittim
Kapılar kilitlendi, eşiğinden kovdular
Karanlık caddelerde, sokaklarda dövdüler
Yüzüme baka baka, öz anama sövdüler
Kaldırmadım başımı, dişimi sıkıp gittim
Şerefsiz sofrasından, kovmadan çıkıp gittim
Bunca derdin içinde, yandım bittim eridim
Ruhumu kefenleyip, tabutlara bürüdüm
Gideceğim mekanı, baştan sona yürüdüm
Sahipsiz mezarlara, uzaktan bakıp gittim
Yeşeren umudumu, ne varsa söküp gittim
Bu canana can gitmiş, akmıyor benim kanım.
Dişimi sıksam bile gözümden düştü canım.
Bir tarafımı sarsam, ağrıyor öbür yanım.
Titreyen kandillere, mil çekip yakıp gittim.
İsleri duvarlara, perçinle çakıp gittim.
Altınmıyım taşmıyım, kimdir benim sarrafım
Yalın bir Güneş vurdu döküldü benim rafım
Sancıyor hangi yana, dönsem dört bir tarafım
Zamanı ecel ile, sonunda yakıp gittim
Bitirdiğim hayata, son bir kez bakıp gittim...
Harun Yıldırım
5.0
100% (7)