2
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
940
Okunma
Soma,Ermenek kana bulandığında,
ceset çiçekleri açar kömür ocağında,
koku yayılır bütün diyarlara
rant ,rüşvet çarkı öğütürken güneşleri
sessizlik sesinde boğulurken dimağım
arı kuşları gibi durmadan çarparken kalbim,
nektara ulaşmak isteyen dilim acıyla yanar
hiç bir lezzet getiremez ağzımın tadını,
burnum dünyanın kokuşmuş kokusuyla helak olurken,
sırıtır masklaşmış suratlar,
üzüntüden,elemden ,adaletten bahseden timsah soyu
gözyaşlarını akıtır her ölümle cesetleri sindirirken,
yenenler usanmadan göz yaşlarına inanır,
sen inanmaya devam ettikçe daha çok ölürsün,
Madenlerde ceset çiçekleri açarken,
yok olmuş koku duyan misk zanneder bunu
amber tatlısı gibi sunulan her şey insan beyninden bir tatlı,
zevkini çıkarırken,
gerçek duyun açıldığında belki ,
etinin,kanının ,çocuğunun ,karının ,dostunun
ceset dağlarını,mezbahaları görürsün,
yamyamların danslarını,esriklere boğuluşunu
görmezsen sen bilirsin zaten.
5.0
100% (3)