0
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
729
Okunma
Gökyüzünün kapıları gıcırdıyor
Dünyayla yıldızlı gök arasında
İçimi dökerken şuracıkta
Sonbahar
Dün bir bugün iki(eylül)
O yer
Uzakta bir başına
B/iz gibi
Bilirim de yollarını
Varamam at kestanesinin altına
Kaç ay,kaç ay kaç
Yakalarsam gerdanlık olacaksın
Badem içi iriliğinde
Çardaklar yapardık
Deniz kabuklarından
Akasya dallarında/n
Madem geldi-getirdin
Aklıma denizi
Akasyaları
Sokul bir kez daha
Gökyüzünde gördüğüm,yıldız
Tozları gözüme kaçarken
Ah a ş k
Aşıklar şehri
Kim görür de unutur seni
Yere göğe sığdıramazken
Nasıl sığar el kadar
Beyaz şala bürünmüş
Bu sevda
Değil âlamet!
Küçük kız
Aç cahil devirlerde
Atılmış kesiklerle süslediğin
Küçük ellerini
Bu bademler
Yüz görümlüğü!
Lâ Lâ Lâ
5.0
100% (4)