Arabaya sarıyorum düğünlük çeyiz eşyasını? hiç biri/ kir götürmez
Yerine Emanet için / Köyün birine / çıkıyorum yola
Gök mavisi araba hınca hınç dolu / Yılların el emeği göz nuruyla
Köyüne gidiyor düğün evine
Hayda Allah Allah buda ne
Köyün hemen girişinde yolun içinde
Kocaman elli felli görsen ilk bakışda / akıl sorulacak adamlar
Masalar sandalyeler kapatmışlar yolu yemek yiyorlar
Mecburen duruyorum istersen durma / yol kapalı
Bakıyorum sağa sola kimse değil oralı
Yaklaşıyorum ortada yemek götürüp getirenlerden /tanıdığım birine
Hayırdır mustafa bu ne?
Hacı yemeği diyor eeee yani? ne yanisi diyor? yol diyorum kapalı?
Yol ortasında yemek neymiş? efendiler hayır ediyorlarmış/ ne diyeyim Hangisini?
Akşama kadar sürermiş /ve yani bekleyecekmişim zaptriklerin yemek yiyişlerini
Yapacak bişey yokmuş? burda adet böyleymiş / yerim len ben böyle adet madetnini
Kim diyorum bu davetin sahibi? hacıyı gösteriyorlar varıyorum hacının yanına
Hacı diyorum bu köyün başka bir yerden başka bir yolu varmı? yok diyor
Peki diyorum bu köyde seninle küs biri varmı? vardır diyor/biliyorum elbetde /var
E peki müslüman kafirin dahi emin olacağı kişi değilmi? evet diyor
Peki hacı diyorum /ya o seninle konuşmayan biri acil hasta olsa/ bırak hasta olmasını
Bir işi çıksa / bu yoldan geçmek istese? ne yapacak
Sizin keyfinizin bitmesinemi bekleyecek?
Yani şimdi siz müslümansınız hayırmı yapıyorsunuz? fırsat vermiyorum konuşmasını
Hadi diyorum hacı deli etmeyin beni düşünerek yapın her işinizi
Çekin şu masa sandalyelerinizi / öyle keyfe göre iş yok
Çağırırım jandarmayı tanımam / ne saygı / ne hatır / ne katır
Bir düşünsenize / bu ne biçim bir ayıpdır
Adaletin olmadığı yerde saygının sahdesi olur / açıyorlar yolu geçiyorum utanarak.
Yahya sevim ; Aydın .