9
Yorum
10
Beğeni
5,0
Puan
1520
Okunma
Ardına bakmadan giden bir zaman
Şad etmiyor felek vermiyor aman
Isındı bak suyum ya Râb el eman
Kahır mektubunu kime gönderem
Lal oldu dillerim yazmıyor kalem
Ümitler tükendi, gel de, de gelem
Zaman zalim oldu hep düştü yelem
Uçup giden düşü, nasıl dönderem
Meğer bedbaht olan bendeki benmiş
Semaya sığmayan bendeki senmiş
Uslanmaz bir gönül tükenen tenmiş
Zuhur eder öfkem nasıl yön verem
Alev alev yanar gönülde sevda
Avlanır mı bilmem, avlarken avda
Kaldım mı geçtim mi ben bu sınavda
Kalpteki yangını nasıl söndürem
Şu deli gönlüme kurmuşsun otağ
Bülbüle köşk oldu, sevdana bir bağ
Öyle bir yakıyor sanki yanar dağ
Söyle bu yüreği, nasıl kandıram
Bakışın, gülüşün, del’yler beni
Sabah seherine, yel eyler beni
Şeyda bülbüllere gül eyler beni
Sineyi ataşa, nasıl yandıram
Keklik pınarından içince suyu
Nasılda haykırır sevdiğim deyi
Yetim goydun burda, telli turnayı
Yürek de sızıyı nasıl dindirem
Gönlün güzelliği, bir de pusu var
Dinle bozkırında, bozlak sesi var
Nasıl figan eyler her gün yası var
Bu bülbülü güle nasıl konduram.........Deyivedim bende bu güzel şiirin ardından
MERYEM DURDU
KEKLİK PINARI
Tarih:31 Ağustos 2014 Pazar 18:24:15
5.0
100% (9)