7
Yorum
18
Beğeni
5,0
Puan
2361
Okunma

acılara tutunamayan gözler sonunda kayıp gitti yoksulluğa
bir lokma ışığa muhtaç sürünüyor
o ışığı kucaklayan bakışlara vurgundum ben
sızlayan gönlümün yaralarına acı tendirdiyotu bastırıyorum
istemesem de izi kalıyor
bir yalnızlık türküsü kulağımda ağlıyor
kelimeler çığlık çığlığa içime gizlenmiş
dudaklarımda yavan öpüşlerin uçuğu
dağ başında reyhan çiçeği
göstermeden ağlıyor
bir çocuk yaşamadığı dünyada
gözleri açık ölüyor
elleri annesinin memesinde
bir toprak için Yarab
dünya malı için
ne bakışlar kuruyor
sevgi yüklenilen kalpler
taş olmuş
yaş olmuş
suya inen ceylanın ayakları
çamura batmış
bir avuç su uğruna onun da güneşi batmış
batan güneş nereye gider
etekleri al kanları süpürürken
hangi dağın yamacına gömülür çığlıklar
bir anne hangi ara çocuk doğurur
annelik katında
güneşi avuçlayıp rahmine koyar
batan ışıklarıdır doğan çığlıklar
saçları kınalı kuzular
sınır kapılarında
kalleşliğin mermisi sırtında
kaç batan güneşi daha habersizce kucaklar
dağda aç sırtllanlar gezer
bir lokma et bir avuç toprak uğruna avını süzer
büyük büyük adamlar
büyük büyük koltuklarında
bebelerin kanlarını sarıp sarıp tüttürürler havaya
_________________Fotoğraf; _ZERRE_ - Fikret Şimşek / Ağrı Dağı
...
Ayvazım DENİZ
Sayın ZERRE’ye resim için sonsuz teşekkür ederim.
.