15
Yorum
16
Beğeni
0,0
Puan
1594
Okunma

severdik sonsuz maviliğini göklerin
denizlerin dalga dalga içimizde titremesini
bir kahkaha olup kıyıya vuran suların
ruhumuzdaki derinliğe yansımasını
gördük sonra
yanan yıkılan ağaçların, insanların küllerini
isli dumanlar sardı göğsümüzü
indi gök bütün ağırlığıyla
çeper olamadığımız yeryüzüne
aldı bu karanlıktan payını
ülkemiz de
ne kaldı elimizde ateşlerde kalan
sevgi kırıntılarından başka
bizi bize unutturmaya çalıştılar yar
her fırsatta kırpıldı
yangın yerinde kalan o sızı
yakın lâ diyordu
yoz bir ses, emre itaat
yakılıyordu insan’lar
bir yerde değildi bu yangılar
bir yerde suçsuz cesetler
diziliyordu yanyana
ölümü kefenlerinde görüyordu çocuklar
vur,öldür diyordu birileri
birileri için tetiğe basmak kolay oluyordu
her bölümü tutsak alınıyordu
aklımızın
bilirsin yar
kapkara değildi din
ipi bu denli kana bulanmamıştı hiç
bu denli ak-kara diye birbirine zıt tonlarda
ayrılmamıştı birbirinden
gündüz kardeşiydi gecenin
savrulup gittik
sadece kollarımızda değildi kelepçe
kilitlemek istediler sözlerimizi
tutsak aldılar kalplerimizdeki
o hiç yaşayamadığımız
yaz mevsimlerini
o birbirimize diz çöküp
sevgi sözcükleri fısıldadığımız
yıkıntılar, ölümler arasında kaldı öpüşlerimiz
dokunamadık bile
birbirimize
aramıza koydukları kalın duvarlardan,
tel örgülerden
bilir misin yar
bu sınırlar
kimin işine yarar?
sevdğimizi söyleyebildik mi
fırsat verdiler mi söyle
yürüyemedik ayrı yönlerden
aynı, ya da ayrı kentlerden
sürekli yıktılar
geçtiğimiz köprüleri
ayrıldık can
ayrıldık
ayrı
27. 7. 2014 / Nazik Gülünay
Herkesin Ramazan bayramını kutluyorum
bayram ola..